Merkezi yurt dışında olan bir firmanın Türkiye şubesindeki temsilcinin SGK karşısındaki durumu nedir? (Ödemenin yurt dışından ya da Türkiye şubesinden yapılmasının farkı olur mu?)
Türkiye’de yaşayan bir kişi yurt dışındaki bir işverenden ücret alabilir.
Gelir Vergisi Kanunumuzda (GVK) yabancı ülkedeki işverenlerden alınan ücretlere yönelik özel bir istisna hükmü (GVK Md.23/14-a) mevcuttur. Bu madde ile kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerin yanında çalışan hizmet erbabına, işverenin Türkiye dışında elde ettiği kazançları üzerinden döviz olarak ödediği ücretler gelir vergisinden istisna edilmiştir. İstisna, irtibat bürosu çalışanı olsun olmasın dar mükellef yabancı kurumların Türkiye’de çalıştırdıkları tüm hizmet erbabını kapsar.
İstisna uygulaması ile ilgili olarak 147 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde aşağıdaki açıklamalara yer verilmiştir:
“İşveren sıfatıyla ücret ödemesinde bulunan kurumların, Türkiye’de herhangi bir kanuni merkezinin veya iş merkezinin bulunmaması gerekir. Türkiye’de kanuni ve iş merkezi olmayan kurumların ise tam mükellef oldukları devlette hangi statüyü taşıdıkları, tüzel kişiliklerinin bulunup bulunmadığı herhangi bir iktisadi işletmelerinin varlığı ya da yokluğu önem taşımayacaktır.
“Türkiye’de hizmet sunan gerçek kişinin işveren sıfatıyla bağlı olduğu dar mükellef kurum, söz konusu kişiye döviz olarak ödediği ücretleri, doğrudan doğruya yurt dışında elde ettiği gelirinden ayırıp vermeli, hiçbir zaman için Türkiye’de elde ettiği kazanç ile ilgilendirmemelidir. Bu çerçevede ücret erbabının Türkiye’de tam mükellef veya dar mükellef statüsünü taşıması hiçbir önem taşımayacaktır. Ödeme, yurt dışında elde edilen gelir üzerinden yapılacağı için, Türkiye’deki faaliyetler nedeniyle bu ücretler Gelir Vergisi Kanununun 40’ıncı maddesi hükmüne göre gider olarak dikkate alınmayacaktır.”
İstisna uygulamasının şartları nelerdir?
Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan dar mükellefiyete tabi yabancı işverenlerin yanında çalışan hizmet erbabına ödenen ücretlere istisna uygulanabilmesi için;
Türkiye’de hizmet veren gerçek kişinin bağlı olduğu işverenin dar mükellef kurum olması, bu kurumun da Türkiye’de hiçbir şekilde kazanç elde edecek şekilde faaliyette bulunmaması,
Dar mükellef kurumda çalışan kişinin hizmet erbabı ve yapılan ödemenin de ücret niteliğinde olması,
Dar mükellef kurumun Türkiye’de personeline yapılacak ödemenin bu kurumun yurtdışı kazançlarından karşılanması,
Ücretin döviz olarak ödenmesi,
Ödenen ücretin dar mükellef kurumun Türkiye’deki hesaplarına gider olarak kaydedilmemesi şartlarının bir arada bulunması gerekir.
Ücretlerini doğrudan yurt dışındaki işverenlerden alanlar, istisna şartlarının sağlanması halinde yıllık gelir vergisi beyannamesi vermezler. İstisna şartlarının sağlanamadığı hallerde yurt dışından alınan ücretler, tutarına bakılmaksızın, yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilir. Bu gelirler üzerinden yurt dışında kesilen vergiler varsa, bu vergiler Türkiye’de hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilir.
Kaynak: İSMMMO
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.