Ana Sayfa Muhasebe Mali müşavirler iş için kullandıkları takım elbise ve benzeri harcamalarını gider yazılabilir...

    Mali müşavirler iş için kullandıkları takım elbise ve benzeri harcamalarını gider yazılabilir mi?

    13
    0

    Mali müşavirler iş için kullandıkları takım elbise ve benzeri harcamalarını gider yazılabilir mi?

    Gelir İdaresi başkanlığı verdiği bir özelgede; Mali Müşavirlik mesleğinin ifasında kullanılan dış giyim eşyalarının sadece faaliyetin yürütülmesine mahsus olmaması, söz konusu dış giyim eşyalarının iş dışında özel hayatta da kullanılmaya elverişli olması nedenleriyle, belirtilen dış giyim harcamaları ile kazancın elde edilmesi veya idamesi arasında doğrudan bir bağ kurulamadığından, serbest muhasebeci ve mali müşavirlik hizmetinin ifasında meslek mensubunun kullandığı dış giyime ait harcamalar Gelir Vergisi Kanununun 68’inci maddesinin 1 ve 2 numaralı bentleri kapsamında değerlendirilemeyeceğini ve anılan harcamaların serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınamayacağını belirtmiştir.

    ***

    Özelge: Serbest meslek erbabının dış giyim harcamalarının vergisel boyutu hak.

    T.C.

    GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

     İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

    (Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü)

     

    Sayı : 39044742-KDV.29-1692 23/10/2013
    Konu : Serbest meslek erbabının dış giyim harcamalarının vergisel boyutu

     

             İlgide kayıtlı özelge talep formunda, serbest muhasebeci ve mali müşavir olarak serbest meslek faaliyetinde bulunduğunuzu belirterek kendinize ait dış giyim harcamalarının serbest meslek kazancınızın tespitinde indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşleri sorulmaktadır.            

    I) GELİR VERGİSİ YÖNÜNDEN

    193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun; “Serbest Meslek Kazancının Tarifi” başlıklı 65 inci maddesinde; ” Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır.

    Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki  bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır…” hükmü yer almıştır.

    Aynı Kanunun “Serbest Meslek Kazancının Tespiti” başlıklı 67 nci maddesinin birinci fıkrasında; “Serbest meslek kazancı bir hesap dönemi içinde serbest meslek faaliyeti karşılığı olarak tahsil edilen para ve ayınlar ve diğer suretlerle sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerden bu faaliyet dolayısıyla yapılan giderler indirildikten sonra kalan farktır.” hükmüne yer verilmiştir.

    Öte yandan; “Mesleki Giderler” başlıklı 68 inci maddesinde de serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirilecek giderler bentler halinde sayılmış olup, maddenin birinci fıkrasının 1 numaralı bendinde, “Mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen genel giderler ( İkametgahlarının bir kısmını iş yeri olarak kullananlar, ikametgah için ödedikleri kiranın tamamı ile ısıtma ve aydınlatma gibi diğer giderlerin yarısını indirebilirler. İş yeri kendi mülkü olanlar kira yerine amortismanı, ikametgahı kendi mülkü olup bunun bir kısmını iş yeri olarak kullananlar amortismanın yarısını gider yazabilirler.)” hükmü, 2 numaralı bendinde; “Hizmetli ve işçilerin iş yerinde veya iş yerinin müştemilatındaki iaşe ve ibate giderleri, tedavi ve ilaç giderleri, sigorta primleri ve emekli aidatı (bu primlerin ve aidatın geri alınmamak üzere Türkiye’de kain sigorta şirketlerine veya emekli ve yardım sandıklarına ödenmiş olması ve emekli ve yardım sandıklarının tüzel kişiliği haiz bulunmaları şartıyla) ile 27 nci maddede yazılı giyim giderleri” hükmü yer almıştır.

    Aynı Kanunun 27 nci maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde ise; “Demirbaş olarak verilen giyim eşyası (Resmi ve özel daire ve müesseselerce hizmet erbabına işin icabı olarak verilen ve bunların işten ayrılmaları halinde geri alınan giyim eşyası)” hükmüne yer verilmiştir.

    Gelir Vergisi Kanununun 68 inci maddesinin birinci fıkrasının 1 numaralı bendinde yer alan genel giderlerin, serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak indirilebilmesi için kazancın elde edilmesi ve idamesi ile açık ve doğrudan bir bağının bulunması, yapılan işin mahiyetine uygun olması ve iş hacmi ile mütenasip olması gerekmektedir.

    2 numaralı bendinde yer alan giyim giderleri ise işyerinde çalıştırılan hizmetli ve işçilere verilen giyim eşyalarıyla sınırlı olup, bu giyim eşyalarının işçilerce kullanımının işin gereği olması, bunların giyime hazır şekilde ve ayın olarak verilmesi, ticari teamüllere göre bu eşyanın işverence temininin alışılagelmiş olması ve hizmetli ve işçilerin işten ayrılmaları durumunda bunların geri teslim edilmesi gerekmektedir.

             Bu hüküm ve açıklamaların birlikte değerlendirilmesi sonucunda; mesleğinizin ifasında kullandığınızı belirttiğiniz dış giyim eşyalarının münhasıran faaliyetinizin yürütülmesine mahsus olmaması, söz konusu dış giyim eşyalarınızın iş dışında özel hayatınızda da kullanılmaya elverişli olması nedenleriyle, belirtilen dış giyim harcamaları ile kazancınızın elde edilmesi veya idamesi arasında doğrudan bir bağ olduğundan söz edilemeyecektir.

             Bu itibarla, serbest muhasebeci ve mali müşavirlik hizmetinin ifasında şahsınızın kullandığı dış giyime ait harcamalar Gelir Vergisi Kanununun 68 inci maddesinin 1 ve 2 numaralı bentleri kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, anılan harcamaların serbest meslek kazancınızın tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün değildir.

    II) KATMA DEĞER VERGİSİ YÖNÜNDEN

    KDV Kanununun;

    1/1 inci maddesinde, Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,

    29/1 inci maddesinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV yi indirebilecekleri,

    30/d maddesinde Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen KDV’nin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan KDV den indirilemeyeceği

    hüküm altına alınmıştır.

             Buna göre, mesleğinizin icrası için kullanılması zorunlu olmayan kendinize ait dış giyim harcamalarınız Gelir Vergisi Kanununa göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen gider olduğundan, KDV Kanununun 30/d maddesi uyarınca bu harcamalar nedeniyle yüklenilen KDV’nin indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.

     ______________________________________

    Dış giyim harcamaları kıyafet giysi gider yazılabilir mi

     

    T.C.

    GELİR İDARESİ   BAŞKANLIĞI

    ANTALYA VERGİ   DAİRESİ BAŞKANLIĞI

    GELİR VE   KURUMLAR VERGİLERİ MÜDÜRLÜĞÜ

    Sayı : 49327596-125[KVK.2014.ÖZ.40]-178 22/07/2015
    Konu : Dış giyim harcamalarının gider olarak dikkate alınıp   alınmayacağı

     

    İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; şirketinizin reklamcılık, yayıncılık, dergi basımı ve çeşitli organizasyon faaliyeti işleri ile iştigal ettiği, işiniz gereği çekim ve röportaj yaptığınız, açılış ve davetlere katıldığınız; yaptığınız işin görselliğe hitap etmesi nedeniyle kıyafet ve dış görünüşe dikkat edilmesi gerektiği; bu nedenle kıyafet, ayakkabı, kuaför ve kozmetik giderlerinizin olduğu belirtilerek, bu giderlerinizin Kurumlar Vergisi Kanunu ve Katma Değer Vergisi Kanunu yönünden şirketiniz tarafından indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

    KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

    5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde; safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Bu hüküm uyarınca tespit edilecek kurum kazancından Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde yer alan giderler indirilecektir.

    193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler sayılmış olup, aynı maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespitinde gider olarak indirilebileceği belirtilmiştir.

    Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarında sayılan kanunen kabul edilmeyen giderler dışında kalan, ticari organizasyona bağlı olarak yapılan giderler olup bunlara işletme gideri de denilebilmektedir.

             Bu hüküm ve açıklamalara göre; şirket faaliyetlerinin ifasında kullandığınızı belirttiğiniz dış giyim eşyalarının, kuaför ve kozmetik harcamalarının münhasıran faaliyetinizin yürütülmesine mahsus olmaması nedeniyle, belirtilen harcamalarınız ile kurum kazancının elde edilmesi veya idamesi arasında doğrudan bir bağ olduğundan söz edilemeyecektir.

             Buna göre; yapmış olduğunuz kıyafet, ayakkabı, kuaför ve kozmetik harcamalarının kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır.

    KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

    Katma Değer Vergisi Kanununun:

    -1 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde; Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ‘ye tabi olduğu,

    -29 uncu maddesinin birinci fıkrasında; mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV ‘den, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV ‘yi indirebilecekleri,

    -30 uncu maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde; Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen KDV ‘nin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan KDV ‘den indirilemeyeceği,

    hüküm altına alınmıştır.

             Buna göre; söz konusu harcamalar Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen gider olduğundan, Anılan Kanununun 30 uncu maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi uyarınca bu harcamalar nedeniyle yüklenilen KDV ‘nin şirketiniz tarafından indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.

    Bilgi edinilmesini rica ederim.

     

     


    Kaynak: İSMMMO
    Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


    Önceki İçerikPastane, tatlı, börek işi yapan işletmelerde KDV oranı % kaçtır?
    Sonraki İçerikİş yeri satışında KDV oranı nedir?

    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz