Ana Sayfa Vergi KDV matrah artışı yapan bir firma geçmiş yıl zararlarını kullanabilir mi?

    KDV matrah artışı yapan bir firma geçmiş yıl zararlarını kullanabilir mi?

    7326 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (ğ) bendinde, “Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin matrah artırımında bulundukları yıllara ait zararların %50’si, 2021 ve izleyen yıllar kârlarından mahsup edilmez.” hükmü yer almaktadır. Bu hükme göre mükellefler, matrah artırımında bulundukları yıllara ait olup indirim konusu yapılamamış geçmiş yıl zararlarının yarısını, 2021 ve müteakip yıl karlarından mahsup edemeyeceklerdir.

    409
    0

    7326 Sayılı yapılandırma kanunu kapsamında 2019 yılı için sadece KDV yönünden (kur. ver. mat. artırımı yapılmadı) matrah artırımı yapan firma, 2019 yılı geçmiş yıllar zararının tamamını 2021 ve sonrası oluşan karından mahsup edebilir mi?

    Zararın yarısı kuralı GV veya KV matrah artırımı içindir. 

    Geçmiş yıl/yıllar zararının tamamını mahsup edebilir.

    7326 Sayılı Kanunun 1 seri no.lu Tebliği’ndeki ilgili bölüm

    5- Matrah ve Vergi Artırımı ile Matrah Beyanına İlişkin Diğer Hususlar

    c) Geçmiş Yıl Zararları

    7326 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (ğ) bendinde, “Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin matrah artırımında bulundukları yıllara ait zararların %50’si, 2021 ve izleyen yıllar kârlarından mahsup edilmez.” hükmü yer almaktadır. 

    Bu hükme göre mükellefler, matrah artırımında bulundukları yıllara ait olup indirim konusu yapılamamış geçmiş yıl zararlarının yarısını, 2021 ve müteakip yıl karlarından mahsup edemeyeceklerdir. 

    Söz konusu zararların ilgili yılların mali bilançolarına göre doğmuş olması veya indirim ve istisna uygulamalarından kaynaklanmış olması durumu değiştirmemektedir. Dolayısıyla, söz konusu bent hükmü uyarınca matrah artırımında bulunan mükelleflerin artırımda bulundukları yıla ilişkin zararlarının, gerek mali yıl bilançolarına göre doğmuş olsun gerekse indirim ve istisnadan kaynaklanmış bulunsun, devreden tutarının sadece %50’si, 2021 yılı ve müteakip dönemlerde Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanununun ilgili maddelerinde yer alan esaslar çerçevesinde mahsup edilebilecektir. 

    Diğer taraftan, matrah artırımında bulunulan yıllara ait olmakla birlikte 2020 ve önceki yılların karlarından mahsup edilmiş geçmiş yıl zararlarına yönelik herhangi bir işlem yapılmayacaktır. 

    Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinin 2021 yılına ilişkin olarak vermiş oldukları geçici vergi beyannamelerinde, matrah artırımında bulundukları yıllara ait geçmiş yıl zararlarının mahsup edilmiş olması hâlinde, söz konusu mükelleflerin 2021 yılı geçici vergi beyannamelerini düzeltmelerine gerek bulunmamaktadır. 2021 yılı gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerinde ise söz konusu zararların %50’sinin mahsuba konu yapılamayacağı tabiidir. 

    Matrah artırımında bulunan ve kendilerine özel hesap dönemi tayin edilen kurumlar vergisi mükelleflerinden, hesap dönemleri 2021 yılı içinde sona eren ve matrah artırımından önce kurumlar vergisi beyannamelerini vermiş olanlar, matrah artırımında bulundukları yıllara ait olup indirim konusu yapılamamış geçmiş yıl zararlarının %50’sini, 2021 ve müteakip yıl kârlarından mahsup edemeyeceklerinden verdikleri kurumlar vergisi beyannamelerini düzeltmeleri gerekmektedir. 

    Bu kapsama giren mükelleflerin, matrah artırımı başvuru süresi içerisinde düzeltme beyannamesi vermeleri hâlinde, kendilerinden vergi cezası veya gecikme faizi talep edilmeyecek, beyan üzerine tahakkuk edecek vergiler, beyannamenin verildiği tarihten itibaren 1 ay içerisinde ödenecektir. Matrah artırmakla birlikte düzeltme işlemlerini yapmayan mükellefler hakkında ise matrah artırımı başvuru süresinin sonu itibarıyla gerekli işlemler vergi dairelerince yerine getirilecek, vergi ziyaı olması hâlinde tarh edilecek vergi için gecikme faizi matrah artırımı başvuru süresinin sonundan itibaren hesaplanacaktır. 

    Örnek 12- Kurumlar vergisi mükellefi (A) A.Ş. 2016 yılında 20.000 TL zarar, 2017 yılında 24.000 TL zarar, 2018 yılında 42.000 TL kâr, 2019 yılında 30.000 TL zarar ve 2020 yılında ise 16.000 TL zarar beyan etmiştir. Mükellef, 2018 yılında beyan ettiği kar tutarından 2016 ve 2017 yıllarından devreden geçmiş yıl zararlarını mahsup etmiştir. 

    Söz konusu mükellefin 2016, 2017, 2018, 2019 ve 2020 yılları için matrah artırımından yararlandığı durumda 2021 ve müteakip yıllarda mahsup edebileceği geçmiş yıl zarar tutarları 2017 yılından devreden (2.000/2=) 1.000 TL, 2019 yılından devreden (30.000/2 =) 15.000 TL ve 2020 yılından devreden (16.000/2=) 8.000 TL olmak üzere (1.000 +15.000+8.000) toplam 24.000 TL olacaktır. 

    ç) Gelecek Yıllarda Matrahtan İndirim Konusu Yapılacak İstisna ve İndirim Tutarları ile Geçmiş Yıl Zararlarının Artırılan Matrahlardan İndirilememesi 

    Kurumlar vergisinden istisna edilen bazı kazançlar, ilgili yıl faaliyet sonucu zararla sonuçlanmış olsa dahi yıllık kurumlar vergisi beyannamesinde indirim olarak uygulanmakta ve söz konusu istisna kazançlar, müteakip yıl kazançlarından indirilmek üzere zarar olarak müteakip yıllara devredilmektedir. Matrah artırımında bulunan mükelleflerin, devreden söz konusu zararları, bu Kanuna göre artırdıkları matrahlardan indirmeleri mümkün değildir. 

    Aynı şekilde mükellefler, yapmış oldukları yatırım harcamaları nedeniyle indirime hak kazandıkları, ancak ilgili yıllarda kazanç yetersizliği dolayısıyla yararlanamadıkları yatırım indirimi istisnası tutarları ile geçmiş yıl zararlarını da 7326 sayılı Kanunun 5 inci maddesine göre artırdıkları veya beyan ettikleri matrahlardan indiremeyeceklerdir. Ancak önceki yıllarda indirilemeyen yatırım indirimi istisnası tutarının, 193 sayılı Kanunun ilgili hükümleri ile 1/10/2010 tarihli ve 27716 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 276) çerçevesinde mükelleflerce daha sonraki yıllarda beyan edilen kazançlardan indirilebileceği tabiidir. 

    Diğer taraftan, matrah artırımında bulunulan cari yılda zarar beyan edilmiş olması hâlinde, 7326 sayılı Kanuna göre artırılan matrahlar üzerinden hesaplanan veya artırılan vergilerin tamamının ödenmesi gerekeceğinden, söz konusu cari yıl zararının da artırılan matrahlar üzerinden mahsubu veya indirimi söz konusu olmayacaktır. Bahse konu zararlar hakkında, mükelleflerin bu Tebliğin (V/C-5-c) bölümündeki açıklamaları dikkate almaları gerekmektedir. 

    d) Gelir veya Kurumlar Vergisine Mahsuben Ödenmiş Bulunan Vergilerin İadesinin Talep Edilmesi

     Matrah ve vergi artırımında bulunan mükelleflerin, artırımda bulundukları yıllarla ilgili olarak yıllık gelir veya kurumlar vergisine mahsuben daha önce ödemiş oldukları vergilerin, iadesine ilişkin taleplerinin bulunması hâlinde bu talepleri, 6/4/2004 tarihli ve 25425 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gelir Vergisi Genel Tebliği Seri No: 252’deki esaslar çerçevesinde sonuçlandırılacaktır. Ancak, bu Kanun kapsamında matrah artırımında bulunmuş olan mükelleflerin gelir veya kurumlar vergisine mahsuben ödemiş oldukları vergilerin iadesiyle ilgili talepleri ile sınırlı kalmak üzere inceleme ve tarhiyat yapılabilecektir. 

    e) Kıst Dönemde Faaliyette Bulunan Mükelleflerde Asgari Matrah Beyanı

    7326 sayılı Kanunun 5 inci maddesi hükmüne ve bu Tebliğde yapılan açıklamalara göre matrah ve vergi artırımında veya beyanında bulunacak mükelleflerin, matrah ve vergi artırımında bulundukları yıllarda işe başlama ve işi bırakma gibi nedenlerle, kıst dönemde faaliyette bulunmuş olmaları hâlinde, ilgili yıllar için belirlenen ve yukarıda açıklanan asgari matrahlar, faaliyette bulunulan ay sayısı dikkate alınarak hesaplanacaktır. Bu hesaplamada ay kesirleri tam ay olarak dikkate alınacaktır. 

    Örneğin, 11 Nisan 2016 tarihinde işe başlayan ve bilanço esasına göre defter tutan bir gelir vergisi mükellefinin 2016 yılı için matrah ve vergi artırımda bulunmak istemesi hâlinde, bu yıl için dikkate alacağı asgari matrah [(47.000/12) x 9=] 35.250 TL’den az olamayacaktır. 

    Diğer taraftan, kurumlar vergisi mükelleflerinin tasfiyeye girmeleri hâlinde kıst dönem hesaplaması yapılmayacaktır. Ancak, tasfiyeleri sonuçlanarak ticaret sicilinden silinen kurumlar vergisi mükelleflerinin nihai tasfiye dönemi ile kurumların devir veya tam bölünme hallerinde kıst dönem hesaplaması yapılacaktır. 

    f) Yıllara Sari İnşaat ve Onarım İşi Yapan Mükelleflerin Durumu

    Yıllara sari inşaat ve onarım işi yapan gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri, bu faaliyetleri dolayısıyla 2016, 2017, 2018, 2019 ve 2020 yılları için 7326 sayılı Kanunun matrah ve vergi artırımı hükümlerinden yararlanabileceklerdir. 

    Yıllara sari inşaat ve onarım işi bulunan mükellefler, her bir inşaat itibarıyla işin bittiği yıl esas alınmak suretiyle 7326 sayılı Kanuna göre matrah ve vergi artırımında bulunabileceklerdir. 

    Öte yandan, önceki yıllarda başlayan, ancak 2021 yılında bitmiş veya halen devam etmekte olan, yıllara sari inşaat ve onarım işleri için gelir vergisi mükelleflerinin Mart 2022, kurumlar vergisi mükelleflerinin Nisan 2022 ve müteakip yıllarda beyanda bulunması gerektiğinden 7326 sayılı Kanunun matrah ve vergi artırımı hükümlerinden yararlanma imkanı bulunmamaktadır. 

    Diğer taraftan, gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin 2016, 2017, 2018, 2019 ve 2020 yıllarına ilişkin olarak verdikleri yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinde beyan ettikleri yıllara sari inşaat ve onarma işine ait istihkaklarından kesilen vergilerin beyannamede mahsubu sonucu, vergi iade haklarının doğması ve bu mükelleflerin de anılan yıllarla ilgili olarak matrah ve vergi artırımında bulunmaları hâlinde, iadesi gereken bu vergilerin, mükelleflerin matrah ve vergi artırımı nedeniyle ödeyecekleri vergilerden mahsubu mümkün değildir. 

    g) Özel Hesap Dönemine Tabi Mükelleflerin Durumu

    213 sayılı Kanunun 174 üncü maddesi çerçevesinde, kendilerine özel hesap dönemi tayin edilen gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri, ilgili özel hesap dönemlerinin kapandığı yıl itibarıyla matrah ve vergi artırımı hükümlerinden yararlanabileceklerdir. 

    Örnek 13- Öteden beri 1 Haziran – 31 Mayıs özel hesap dönemini kullanan gelir vergisi mükellefi (A), söz konusu özel hesap dönemine ait gelirlerini özel hesap döneminin kapandığı takvim yılını izleyen yılın Mart ayının 1 ila 25’i arasında beyan etmektedir. Bu mükellef; 

    – 1/6/2015 – 31/5/2016 özel hesap dönemine ilişkin olarak 2016 takvim yılı için,

    – 1/6/2016 – 31/5/2017 özel hesap dönemine ilişkin olarak 2017 takvim yılı için,

    – 1/6/2017 – 31/5/2018 özel hesap dönemine ilişkin olarak 2018 takvim yılı için,

    – 1/6/2018 – 31/5/2019 özel hesap dönemine ilişkin olarak 2019 takvim yılı için,

    – 1/6/2019 – 31/5/2020 özel hesap dönemine ilişkin olarak 2020 takvim yılı için

     belirlenen matrah artırım oranlarını veya asgari matrah tutarlarını dikkate almak suretiyle matrah artırımı hükümlerinden yararlanabilecektir. 

    Örnek 14- Takvim yılı esasına göre hesap dönemine tabi olan (B) Limited Şirketine, 1 Temmuz 2017 tarihinden itibaren özel hesap dönemi tayin edilmiş bulunmaktadır. Bu mükellef; 

    -1/1/2016 – 31/12/2016 hesap dönemine ilişkin olarak 2016 takvim yılı için,

    -1/1/2017 – 30/6/2017 kıst hesap dönemine ilişkin olarak 2017 takvim yılı için,

    -1/7/2017 – 30/6/2018 özel hesap dönemine ilişkin olarak 2018 takvim yılı için,

    -1/7/2018 – 30/6/2019 özel hesap dönemine ilişkin olarak 2019 takvim yılı için,

    -1/7/2019 – 30/6/2020 özel hesap dönemine ilişkin olarak 2020 takvim yılı için

     belirlenen artırım oranlarını veya asgari matrah tutarlarını dikkate almak suretiyle matrah artırımı hükümlerinden yararlanabilecektir. 

    1/1/2017 – 30/6/2017 kıst hesap dönemine ilişkin olarak beyan edilen matrahların toplamı üzerinden ilgili yıl için belirlenmiş oranda matrah artırımı yapılması gerekecek olup asgari matrahlar üzerinden matrah artırımı yapılmasının gerekmesi hâlinde ise asgari matrahlar kıst hesaplamaya tabi tutulmayacaktır.


    Kaynak: ismmmo,Resmi Gazete
    Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


    Önceki İçerikMali müşavirlik büroları başka bir ticari firma ile ortak iş yerinde faaliyette bulunabilir mi?
    Sonraki İçerikCari yılda Tam Tasdik sözleşmesi bulunan YMM’nin önceki yıla ait indirimli orana tabi işlemlerden doğan KDV iadesi için limitsiz tutarda KDV İade Raporu düzenleyip düzenleyemeyeceği

    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz