Mükellefim işletme defterine tabi ve çocuğu sigortalı olarak yanında çalışmaktadır. Ödediği ücret ve SGK giderleri ödeme tarihinde gider olarak yazılabilir mi?
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun “Ücretin tarifi” başlıklı 61 inci maddesinde ise; “Ücret işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir. Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.” hükmü yer almıştır. Ayrıca, aynı Kanunun 94’üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci bendinde hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup, ücret sayılan ödemelerden, (istisnadan faydalananlar hariç) 103 ve 104’üncü maddelere göre gelir vergisi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Anılan Kanunun 96’ncı maddesinde de; “Vergi tevkifatı, 94 üncü madde kapsamına giren nakden veya hesaben yapılan ödemelere uygulanır. Bu maddede geçen hesaben ödeme deyimi, vergi tevkifatına tabi kazanç ve iratları ödeyenleri istihkak sah
iplerine karşı borçlu durumda gösteren her türlü kayıt ve işlemleri ifade eder.” hükmü yer almaktadır. Buna göre, çocuğunuz adına nakden veya hesaben herhangi bir aylık veya ücret ödemesinde bulunulması ve yanınızda çalıştırdığınız çocuğunuzun sigorta primlerini yatırmanız halinde ücretin ödenmiş olduğu kabul edilerek, yapmış olduğunuz ücret ödemelerinin Gelir Vergisi Kanunu’nun 61, 94, 103 ve 104’üncü maddeleri gereğince gelir vergisi tevkifatına tabi tutulması ve tevkif edilen vergilerin aynı Kanunun 98 inci maddesine göre muhtasar beyanname ile beyan edilerek ödenmesi gerekmektedir.
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, …. 1988 doğumlu oğlunuzu işyerinizde sigortalı olarak çalıştırmayı düşündüğünüz belirtilerek, çocuğunuza yapacağınız ücret ödemelerinin ticari kazancınızın tespitinde gider olarak dikkate alınıp alınmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun “Ücretin tarifi” başlıklı 61 inci maddesinde ise; “Ücret işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir. Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.” hükmü yer almıştır. Ayrıca, aynı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci bendinde hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup, ücret sayılan ödemelerden, (istisnadan faydalananlar hariç) 103 ve 104 üncü maddelere göre gelir vergisi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır. Anılan Kanunun 96 ncı maddesinde de; “Vergi tevkifatı, 94 üncü madde kapsamına giren nakden veya hesaben yapılan ödemelere uygulanır. Bu maddede geçen hesaben ödeme deyimi, vergi tevkifatına tabi kazanç ve iratları ödeyenleri istihkak sahiplerine karşı borçlu durumda gösteren her türlü kayıt ve işlemleri ifade eder.” hükmü yer almaktadır. Buna göre, oğlunuz adına nakden veya hesaben herhangi bir aylık veya ücret ödemesinde bulunulması ve yanınızda çalıştırdığınız oğlunuzun sigorta primlerini yatırmanız halinde ücretin ödenmiş olduğu kabul edilerek, yapmış olduğunuz ücret ödemelerinin Gelir Vergisi Kanununun 61, 94, 103 ve 104 üncü maddeleri gereğince gelir vergisi tevkifatına tabi tutulması ve tevkif edilen vergilerin aynı Kanunun 98 inci maddesine göre muhtasar beyanname ile beyan edilerek ödenmesi gerekmektedir. Diğer taraftan, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasının (1) numaralı bendinde, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safı ticari kazancın tespitinde gider yazılabileceği, 41 inci maddesinin (2) numaralı bendinde ise teşebbüs sahibinin kendisine, eşine ve küçük çocuklarına işletmeden ödenen aylık, ücret, ikramiye, komisyon ve tazminatların gider olarak kabul edilemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Ayrıca, 23/10/2012 tarih ve 85 sayılı Gelir Vergisi Sirkülerinin “10. Diğer Hususlar” başlıklı bölümünde “Çocuk veya küçük çocuk tabiri, mükellefle birlikte oturan veya mükellef tarafından bakılan (nafaka verilenler, evlat edinilenler ile ana veya babasını kaybetmiş torunlardan mükellefle birlikte oturanlar dâhil) 18 yaşını veya tahsilde olup 25 yaşını doldurmamış çocukları ifade eder.” açıklamasına yer verilmiştir. Bu çerçevede, işyerinizde çalışacak …. 1988 doğumlu çocuğunuza yukarıda yer alan açıklamalar çerçevesinde yapacağınız ücret ödemelerinin safı ticari kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmaktadır. |
Kaynak: İsmmmo, GİB
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.