Ana Sayfa Vergi Huzur hakkı ödemeleri asgari ücrete sağlanan vergi istisnasından yararlanır mı?

    Huzur hakkı ödemeleri asgari ücrete sağlanan vergi istisnasından yararlanır mı?

    9
    0

    Huzur hakkı ödemelerinde asgari ücrete sağlanan gelir ve damga vergisi istisnası uygulanır mı?

    Evet. Asgari ücrete isabet eden tutar için gelir vergisi ve damga vergisi istisnasından yararlanılır.

    GVK 61. maddesinde Huzur hakkı Ücret olarak tanımlanmıştır.

    Şirketlerden veya diğer kuruluşlardan alınan huzur hakları için Asgari ücret kadarlık ücret ödemesinden hesaplanan G.V. ve D.V. istisnadır İstisna edilen tutarın üzerin de ödeme yapılır ise Fazlası için G.V. ve D.V. kesintisi yapılır.

    Şirket karar organı (Genel Kurul) karar vermesi halinde huzur hakkı ödenir.

    Genel kurul kararı olmadan huzur hakkı ödenmez ve hali hazırda ödenen huzur hakkı bedelinde artış yapılamaz

     


    Tüzel kişiliğin yönetim kurulu üyesi olması durumunda elde edilen huzur hakkının KV ve KDV uygulaması

    Sayı: 64597866-125[6-2015]-49

    Tarih: 11/04/2014

     

    T.C.
    GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
     BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
    Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü

    Sayı : 64597866-125[6-2015]-49 11/04/2014
    Konu : Tüzel kişiliğin yönetim kurulu üyesi olması durumunda elde edilen huzur hakkının KV ve KDV uygulaması.

     

    İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, şirketinizin iştiraki bulunduğu bazı tüzel kişiler nezdinde yönetim kurulu üyesi seçildiği ve bu yönetim kurullarında şirketinizi temsilen gerçek kişilerin görevlendirildiği belirtilerek, tüzel kişi yönetim kurulu üyesi sıfatıyla elde edilecek huzur hakkının şirket tüzel kişiliği veya şirket temsilcisine ödenmesi halinde kurumlar vergisine, gelir vergisine ve katma değer vergisine tabi olup olmadığı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

             I-KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

    5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1 inci maddesinin ikinci fıkrasında, kurum kazancının gelir vergisinin konusuna giren gelir unsurlarından oluştuğu hükmüne yer verilmiş olup; 6 ncı maddesinde de, kurumlar vergisinin, mükellefin bir hesap dönemi içinde elde ettiği safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, bu kazancın tespitinde de Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

    193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, “Gerçek kişilerin gelirleri gelir vergisine tâbidir. Gelir bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve iratların safi tutarıdır.” hükmüne yer verilmiş olup, 2 nci maddesinde de gelire giren kazanç ve iratlar yedi bent halinde sayılmıştır.

    Aynı Kanunun “Ücretin tarifi” başlıklı 61 inci maddesinde; ücretin, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatler olduğu; ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunmasının onun mahiyetini değiştirmeyeceği hükmüne yer verilmiş olup, 94 üncü maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde ise hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç) 103 ve 104 üncü maddelere göre tevkifat yapılacağı hükme bağlanmıştır.

    6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 359 uncu maddesinin birinci fıkrasında, anonim şirketin, esas sözleşmeyle atanmış veya genel kurul tarafından seçilmiş, bir veya daha fazla kişiden oluşan bir yönetim kurulunun bulunacağı; ikinci fıkrasında, bir tüzel kişinin yönetim kuruluna üye seçildiği takdirde, tüzel kişiyle birlikte, tüzel kişi adına, tüzel kişi tarafından belirlenen, sadece bir gerçek kişinin de tescil ve ilan olunacağı; ayrıca, tescil ve ilanın yapılmış olduğunun, şirketin internet sitesinde hemen açıklanacağı; tüzel kişi adına sadece, bu tescil edilmiş kişinin toplantılara katılıp oy kullanabileceği hükmü yer almaktadır.

    Aynı Kanunun 394 üncü maddesinde ise yönetim kurulu üyelerine, tutarı esas sözleşmeyle veya genel kurul kararıyla belirlenmiş olmak şartıyla huzur hakkı, ücret, ikramiye, prim ve yıllık kârdan pay ödenebileceği hükme bağlanmıştır.

             Bu hüküm ve açıklamalara göre; iştirak ettiğiniz bazı tüzel kişiler nezdindeki yönetim kurulu üyeliğiniz nedeniyle bu iştirakleriniz tarafından ödenen huzur hakkı bedelleri şirketinizin geliri sayılacağından, bu bedellerin kurum kazancınıza dahil edilerek vergilendirilmesi gerekmektedir.

             Öte yandan, yönetim kurulu üyeliğiniz dolayısıyla iştiraklerinizden alınan huzur hakkı bedellerinden, şirketinizi söz konusu yönetim kurullarında temsil eden personelinize tarafınızca yapılacak ödemeler ücret olarak kabul edileceğinden, bu ödemeler üzerinden şirketiniz tarafından Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendine göre gelir vergisi kesintisi yapılması gerekmekle birlikte söz konusu ücretin kurum kazancınızın tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmaktadır.

             II-KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

    3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun;

    1/1 inci maddesinde; ticarî, sınaî, ziraî faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’nin konusunu oluşturduğu,

    4/1 maddesinde; hizmetin, teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu, bu işlemlerin; bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi, şekillerde gerçekleşebileceği,

    20/1 inci maddesinde, teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu,

    hükümlerine yer verilmiştir.

    Diğer taraftan, KDV oranları, KDV Kanununun 28 inci maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak

    2007/13033 sayılı Bakanlar Kurulu Kararnamesi ile Kararname eki (I) sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için %1, (II) sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için %8, listelerde yer almayan vergiye tabi işlemler için %18 olarak tespit edilmiştir.

             Bu hükümler çerçevesinde; Şirketinizin, iştiraki olduğu firmaların yönetim kurulu üyeliğinden elde ettiği bedeller,  bu firmaların yönetim ve idaresine yönelik hizmetin karşılığı olduğundan; bu bedellerin, genel oranda (%18) KDV’ye tabi tutulması gerekmektedir.


    Kaynak:GİB Özelge
    Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


    Önceki İçerikŞirket KK ile ticari mal alımı yapılabilir mi?
    Sonraki İçerikPişmanlıkla verilecek beyanname e-beyanname sisteminden verilebilir mi?

    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz