Hurdaya ayrılan araçların bilanço kayıtlarından çıkarılması ve Katma Değer Vergisi (KDV) uygulaması, birçok işletme ve birey için önemli bir konudur. Özellikle 7103 sayılı Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun kapsamında işlem yapanlar için belirli vergi avantajları bulunmaktadır. Bu yazıda, hurdaya ayrılan araçların bilanço kayıtlarından çıkarılması sürecinde KDV ve belge düzeni açısından dikkat edilmesi gereken noktaları ele alacağız.
Hurdaya Ayrılan Araçlarda KDV Uygulaması
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu çerçevesinde, Türkiye’de ticari, sınai ve zirai faaliyetlerle ilgili teslim ve hizmetler KDV’ye tabidir. Ancak hurda niteliğindeki bazı teslimler KDV’den istisna tutulmaktadır. Bu kapsamda;
-Metal, plastik, lastik, kauçuk, kağıt ve cam hurdaları ile konfeksiyon kırpıntılarının teslimi KDV’den istisnadır.
-Araç ve iş makinelerinin ekonomik ömrünü doldurması ve hurda olarak değerlendirilmesi halinde, ilgili teslimler KDV’den muaf tutulabilir.
-Eğer araç onarılarak kullanılabilecek durumda ise, tesliminde KDV hesaplanması gerekmektedir.
Bu kapsamda, hurdaya ayrılan araçların KDV istisnası içinde olup olmadığı belirlenirken, aracın ekonomik ömrünü tamamlamış olması ve üretim amacına uygun şekilde kullanılmasının mümkün olmaması dikkate alınmaktadır.
Hurdaya Ayrılan Araçların Trafik Sicil Kaydından Silinmesi
Karayolları Trafik Yönetmeliği’ne göre;
-Kullanılamaz hale gelen araçların trafik tescil şubesine başvurarak hurdaya ayrılması mümkündür.
-Araç tescil belgesine “hurdaya çıkarılmıştır” şerhi konulur ve ilgili plakalar iptal edilir.
-Onarılsa bile yeniden tescil edilmesi mümkün değildir.
Hurdaya Ayrılan Araçlarda Vergi Usul Kanunu Açısından Belge Düzeni
Vergi Usul Kanunu’na göre, ticari işlemler belgelerle ispat edilmelidir. Hurdaya ayrılan bir aracın bilanço kayıtlarından çıkarılması için fatura düzenlenmesi gerekmektedir. Burada dikkat edilmesi gereken hususlar:
1) Fatura Düzenlenmeli mi?
-Evet, bilanço kayıtlarında bulunan aracın çıkarılması için fatura düzenlenmelidir.
2) Fatura KDV’li mi Olmalı?
-Eğer araç hurda niteliğindeyse ve yalnızca hurda olarak kullanılacaksa KDV istisnasından yararlanabilir.
-Ancak araç kullanıma uygun haldeyse veya onarılarak satılabiliyorsa, KDV hesaplanması gerekmektedir.
3) Fatura Kimin Adına Düzenlenmeli?
-Araç hurda olarak değerlendiriliyorsa ilgili hurda işleme tesisine veya yetkili hurda alıcısına fatura düzenlenmelidir.
4) Fatura Tutarı Ne Olmalıdır?
-Emsal bedel esas alınmalıdır.
-ÖTV indirimi nedeniyle belirlenen değerler kullanılabilir, ancak esas olan aracın gerçek satış veya hurda bedelidir.
Hurdaya Ayrılan Araçlarda ÖTV İndirimi Avantajı
7103 sayılı Vergi Kanunu kapsamında, 16 yaş ve üzeri araçlar hurdaya ayrıldığında, yeni araç alımında belirli bir ÖTV indirimi uygulanmaktadır.
-ÖTV indirimi hakkı kazanıldığında, eski aracın hurdaya ayrılması ve yeni aracın alınması için hurdaya ayrılan aracın teslimine ilişkin fatura düzenlenmesi gerekir.
-Yeni araç alımında ÖTV indirimi uygulanmışsa, bu indirim fatura düzenlenirken dikkate alınmalıdır.
——-
Hurdaya ayrılan araçların bilanço kayıtlarından çıkarılması sürecinde KDV uygulamaları, belge düzeni ve ÖTV avantajları açısından dikkat edilmesi gereken birçok husus bulunmaktadır.
-Hurdaya ayrılan araçlar için KDV istisnası uygulanabilir, ancak aracın kullanım durumu önemlidir.
-Fatura düzenlenirken emsal bedel esas alınmalı ve doğru kişiye kesilmelidir.
-ÖTV indirimi hakkından faydalanmak için hurda işlemleri eksiksiz tamamlanmalıdır.
ÖRNEK ÖZELGE
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Usul Grup Müdürlüğü
Sayı: 11395140-105[VUK-1-21817]-E.711223
Tarih: 28.09.2020
Konu: Hurdaya ayrılan aracın bilanço kayıtlarından çıkarılmasında KDV uygulaması ve belge düzeni hk.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden; 7103 sayılı Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun geçici 1 inci maddesi kapsamında 1997 model aracınızın trafik sicil kaydının silinerek hurdaya ayırma işleminin tamamlandığı, herhangi bir hurda bedeli almadığınız, sadece yeni araç alımında ÖTV indirimine hak kazandığınızı belirtilerek söz konusu aracınızın bilanço kayıtlarından çıkarılması işleminde
– Fatura düzenleyip düzenlemeyeceğiniz,
– Faturayı KDV’li mi düzenleyeceğiniz,
– Faturayı kimin adına düzenleyeceğiniz,
– Faturada yer alacak tutarın aracınızın kayıtlarında yer alan tutar mı yoksa ÖTV tutarına hak kazandığınız tutar mı olacağı hususlarında Başkanlığımız görüşünü talep ettiğiniz anlaşılmıştır.
I-KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;
– 1/1 inci maddesinde, Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,
– 2/1 inci maddesinde, teslimin bir mal üzerindeki tasarruf hakkının malik veya onun adına hareket edenlerce, alıcıya veya adına hareket edenlere devredilmesi olduğu,
– 3 üncü maddesinde, vergiye tabi malların her ne suretle olursa olsun vergiye tabi işlemler dışındaki amaçlarla işletmeden çekilmesinin teslim sayılan hal kapsamında olduğu,
– 17/4-g maddesinde, metal, plastik, lastik, kauçuk, kağıt, cam hurda ve atıkları ile konfeksiyon kırpıntılarının tesliminin katma değer vergisinden istisna olduğu
hükme bağlanmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin (I/C-2.1.3.3.3.2) bölümünde, hurda kavramının; her türlü metal, plastik, lastik, kauçuk, kâğıt ve cam hurdasını, bunların hurda halindeki karışımlarını, aynen veya onarılmak suretiyle üretim amaçlarına uygun olarak kullanılamayacak haldeki metal, plastik, lastik, kauçuk, kâğıt ve cam karakterli her türlü ham, yarı mamul ile mamul maddeyi ifade ettiği açıklanmıştır.
Tebliğin aynı bölümünde ayrıca, araç-gereç ve iş makinelerinin, Kanunun (17/4-g) maddesi veya tevkifat uygulaması kapsamında değerlendirilebilmesi için ekonomik ömrünü doldurmuş bir şekilde satılması ve satış sonunda alıcının bunları, hurda olarak değerlendirmesi gerektiği, aynen veya onarılmak suretiyle üretim amaçlarına uygun olarak kullanılacak durumda olanların tesliminin tevkifat kapsamında değerlendirilmeyeceği ile ilgili mevzuat çerçevesinde hurdaya ayrılmak suretiyle trafikten çekilmeleri nedeniyle teslimleri 3065 sayılı Kanunun (17/4-g) maddesi uyarınca vergiden müstesna olan motorlu kara taşıtlarının tesliminde de aynı şekilde işlem tesis edileceği belirlenmiştir.
Diğer taraftan, Karayolları Trafik Yönetmeliğinin “Araçların Hurdaya Çıkarılması” başlıklı 39 uncu maddesinde;
– Ekonomik ömrünü doldurma, eskime, yıpranma, kaza, yanma, tahrip edilme ve benzeri nedenlerle kullanılamaz duruma gelen araçların; sahiplerinin, kanuni temsilcilerinin, vekillerinin veya tüzel kişiliklerce yetkilendirilen kişilerin dilekçesi üzerine, muayeneye tabi tutulmadan müracaat tarihi itibariyle herhangi bir trafik tescil şube veya bürosunda hurdaya çıkarılacağı,
– Araca ait tescil belgesine “hurdaya çıkarılmıştır” şerhi konularak sahiplerine geri verileceği, motorlu araç trafik belgesi ile tescil plakalarının geri alınarak iptal edileceği,
– Hurdaya ayrılmış olan taşıtların, onarımla yenilenseler bile tescil edilemeyeceği
ifade edilmiştir.
Buna göre, bilançonuzda kayıtlı söz konusu aracın, ekonomik ömrünü tamamlamış olması ve aynen veya onarılmak suretiyle üretim amacına uygun olarak kullanılamayacak halde olması durumunda, yeni araç alımında ÖTV indiriminden faydalanmak üzere ilgili trafik müdürlüğünce tescil belgesine “hurdaya çıkarılmıştır” şerhi konulmak suretiyle hurdaya ayrılarak işletmeden çekilmesi KDV Kanununun (17/4-g) maddesi kapsamında KDV’den istisnadır. Ancak, söz konusu aracın bu kapsamda olmaması halinde, işletmeden çekişinde/tesliminde genel hükümler çerçevesinde KDV hesaplanacaktır.
II- VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN:
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227 nci maddesinin birinci fıkrasında, “Bu kanunda aksine hüküm olmadıkça bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir.” hükmü yer almakta olup, söz konusu kayıtların mükellefler tarafından, esas itibarıyla, mezkûr Kanunun 229 ve müteakip maddelerinde düzenlenen veya Bakanlığımıza verilen yetkiye dayanılarak düzenlenmesi uygun bulunan belgelerden herhangi birisi ile tevsik edilmesi gerekmektedir.
Bu kapsamda, mezkûr Kanununun;
– 229 uncu maddesinde, “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır.”,
– 232 nci maddesinde, “Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçiler:
1. Birinci ve ikinci sınıf tüccarlara;
2.Serbest meslek erbabına;
3.Kazançları basit usulde tespit olunan tüccarlara;
4.Defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere;
5.Vergiden muaf esnafa sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunlar da fatura istemek ve almak mecburiyetindedirler.”
hükümlerine yer verilmiştir.
Ayrıca Kanunun 267 nci maddesinde, emsal bedelin, gerçek bedeli belli olmayan veya bilinmeyen veyahut doğru olarak tespit edilemeyen bir malın, değerleme gününde satılması halinde emsaline nazaran haiz olacağı değer olduğu ve emsal bedelinin sırasıyla ortalama fiyat esası, maliyet bedeli esası veya takdir esaslarından birinin uygulanması suretiyle tespit edileceği; 328 inci maddesinde de, devir ve trampanın satış hükmünde olduğu hükme bağlanmıştır.
Diğer taraftan, 7103 sayılı Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun geçici 1 inci maddesinde, “(1) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten 31/12/2019 tarihine kadar, 6/6/2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (II) sayılı listenin 8701.20, 87.02, 87.03, 87.04 G.T.İ.P. numaralarında yer alan, kayıt ve tescile tabi 16 ve daha büyük yaştaki araçların adına kayıtlı gerçek veya tüzel kişiler tarafından, ilgili mevzuat gereğince kayıt ve tescili silinerek, doğrudan veya ihracatçılar vasıtasıyla ihraç edilmesi ya da bir daha kullanılmamak üzere hurdaya çıkartılması halinde, her bir araç için aynı cins (87.03 G.T.İ.P. numarasında yer alan araçlardan sadece motor silindir hacmi 1600 cm3 ‘ü geçmeyen) yeni bir aracın ilk iktisabında tahakkuk eden özel tüketim vergisinin 10.000 Türk lirasını aşmamak üzere araçların cinsleri ve özelliklerine (motor silindir hacmi, sınıfı, özel tüketim vergisi oranına esas matrahı gibi) göre Bakanlar Kurulunca tespit edilecek kısmı, terkin edilir.
…” hükmü yer almakta olup, söz konusu maddenin uygulama usul ve esasları “7103 sayılı Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun Geçici 1 inci Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Genel Tebliğ” ile belirlenmiştir.
Buna göre, aktifinize kayıtlı aracın bahse konu mevzuat dahilinde hurdaya ayrılarak işletmeden çekilmesine yönelik olarak ilgili kuruma tesliminde, işlemin mahiyetine ilişkin açıklamalara da yer verilmek suretiyle, emsal bedel üzerinden fatura düzenlenmek suretiyle aktifinizden/kayıtlarınızdan çıkarılması icap etmektedir.
…
KDV Kanunu
İndirilemeyecek Katma Değer Vergisi
Madde 30
Aşağıdaki vergiler mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden indirilemez:
a) Vergiye tabi olmayan veya vergiden istisna edilmiş bulunan malların teslimi ve hizmet ifası (Bu Kanunun 17’nci maddesinin (2) numaralı fıkrasının (b), (c) ve (d) bentleri ile (4) numaralı fıkrasının (ı) ve (ö) bentleri uyarınca katma değer vergisinden istisna edilen işlemler hariç) ile ilgili alış vesikalarında gösterilen veya bu mal ve hizmetlerin maliyetleri içinde yer alan katma değer vergisi,[1] b) Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere işletmelere ait binek otomobillerinin alış vesikalarında gösterilen katma değer vergisi,[2] c) Deprem, sel felaketi ve Maliye Bakanlığının yangın sebebiyle mücbir sebep ilân ettiği yerlerdeki yangın sonucu zayi olanlar hariç olmak üzere, zayi olan mallara ait katma değer vergisi, (Şu kadar ki Vergi Usul Kanununun 315’inci maddesine göre Maliye Bakanlığınca belirlenen faydalı ömürlerini tamamladıktan sonra zayi olan veya istisna kapsamında teslim edilen amortismana tabi iktisadi kıymetlere ilişkin yüklenilen katma değer vergisi ile faydalı ömrünü tamamlamadan zayi olan veya istisna kapsamında teslim edilen amortismana tabi iktisadi kıymetlere ilişkin yüklenilen katma değer vergisinin kullanılan süreye isabet eden kısmı indirilebilir.)[3] d) Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen katma değer vergisi.(5520 sayılı Kanunun 13 üncü maddesine göre transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazançlar ile Gelir Vergisi Kanununun 41 inci maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendine göre işletme aleyhine oluşan farklara ilişkin ithalde veya sorumlu sıfatıyla ödenen katma değer vergisi ile yurt içindeki işlemlerde mal teslimi veya hizmet ifasında bulunan mükellefler tarafından ilgili vergilendirme döneminde beyan edilerek ödenen katma değer vergisi hariç)[4] e) Vergi Usul Kanununun 322’nci maddesine göre değersiz hale gelen alacaklara ilişkin alıcı tarafından ödenmeyen katma değer vergisi.[5] f) (7524 sayılı Kanunun 20’nci maddesiyle eklenen bent Yürürlük; 01.01.2030) Beş takvim yılı süresince indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisi. [1] 7104 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi ile parantez içi hüküm eklenmiştir. (Yürürlük 1/1/2019) [2]3297 sayılı Kanunun 10 uncu maddesiyle değiştirilmiştir. (Yürürlük 20/6/1986) Değişmeden önceki hali “İşletmeye ait binek otomobillerinin alış vesikalarında gösterilen katma değer vergisi,” [3]7104 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi ile parantez içi hüküm eklenmiştir. (Yürürlük 6/4/2018) 5228 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile değiştirilmiştir. (Yürürlük 31/7/2004) Değişmeden önceki hali “Deprem veya sel felaketi nedeniyle zayi olanlar hariç olmak üzere zayi olan mallara ait katma değer vergisi” 4503 sayılı Kanunun 3 üncü maddesi ile değiştirilmiştir. (Yürürlük 5/2/2000) Değişmeden önceki hali “Zayi olan malların alış vesikalarında gösterilen katma değer vergisi,” [4]7104 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi ile parantez içi hükümde yer alan “ilişkin ithalde veya sorumlu sıfatıyla ödenen” ibaresi “ilişkin ithalde veya sorumlu sıfatıyla ödenen katma değer vergisi ile yurt içindeki işlemlerde mal teslimi veya hizmet ifasında bulunan mükellefler tarafından ilgili vergilendirme döneminde beyan edilerek ödenen” şeklinde değiştirilmiştir. (Yürürlük 6/4/2018) 6728 sayılı Kanunun 44 üncü maddesi ile parantez içi hüküm eklenmiştir. (Yürürlük 9/8/2016) [5] 7104 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi ile eklenmiştir. (Yürürlük 1/1/2019) |
TAVSİYE EDİLEN VİDEO İÇERİK
Kaynak: KDVK GUT, KDVK
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.