Mahmud Gaznevî veya Gazneli Mahmud
(2 Kasım 971 – 30 Nisan 1030),
(Farsça Yemin el-Devlet Mahmut) (Tam ismi: Yemin el-Devlet Abdülkasım Mahmut ibn Sebük Tigin), 998-1030 yılları arasında Gazne Devleti’nin hükümdarı.
Hayatı
Bir şeyh, Mahmut, Şah Abbas ve Melik Ayaz.
Sultan Mahmud 2 Kasım 971 yılında Buhara’da doğmuştur. Babası bir memlük komutanı olan Sebük Tegin, annesi ise Zabulistan bölgesinde asil bir Fars hanedanına mensup bir prensesti. Bu sebeple şairler, Mahmut’a zaman zaman “Mahmud-ı Zâbulî” olarak hitap etmişlerdir. Daha gençlik yıllarında devlet idaresinde görev almaya başlayan Mahmut’un Gazne dışındaki ilk görev yeri Zemindaver bölgesiydi. 994 yılında Samanoğulları Horasan valisinin ayaklamnası üzerine I.Nuh’un Sebük Teginden askeri yardımda bulunması üzerine isyan bastırılmıştır. Samani hükümdarı tarafından Sübek Tegin’e Nasıruddin Ved-dünya (Din ve Dinyanın yardımcısı), kendisine ise Seyfüddevle (Devletin Kılıcı) unvanı verilmiştir.
Mahmut ve Melik Ayaz. (Ferîdüddîn-i Attâr‘ın alt şiir ‘den)
Sebük Tegin’in 997 yılında ölmesi üzerine; ölmeden önce küçük oğlu İsmail’in tahta geçmesini vasiyet etmesinden dolayı İsmail, babasının ölüm haberini aldıktan sonra Belh’e gelerek hükümdarlığını ilan etti. O sırada Nişabur’ da Horasan valiliği yapmakta olan Mahmut, kardeşinin hükümdarlığına itiraz ederek toplamış olduğu askerleriyle birlikte Gazne’ye kardeşinin üzerine saldırıda bulundu. 998 yılında yapılan Gazne Muharebesinde İsmail yenilerek, bir kaleye sığınır ve belli bir süre sonra da ağabeyine teslim olur. Yaklaşık 7 aylık bir saltanattan sonra 998 yılında ağabeyi tarafından öldürülmüştür.
Gazneli Mahmud tahta geçti 998 yılından 1030 yılına kadar 32 yıl hüküm sürmüştür. Bu süre içerisinde göstermiş olduğu azim ve faaliyetlerle, Orta Asya’nın büyük ve güçlü bir devletine hakim olmuştur. İlk seferini 1000 yılında Sistanda hüküm süren Seferîler üzerine düzenlemiştir. Art arda yapmış olduğu akınlarla hazırlıksız olan Emir Halef ibn Ahmed’i yenilgiye uğratmış ve bölgeyi kolayca ele geçirmiştir. Güçlü Gazne ordusu karşısında hiçbir başarı elde edemeyen Halef, tazminat ödemek ve adına hutbe okutarak sikke bastırmak suretiyle Mahmut’un hakimiyetini tanımıştır. 999 yılında Karahanlıların, Samanî Devletini yıkması üzerine bağımsızlığını ilan etmiştir. 1000 yılında Abbasi Halifesi Ahmed “el-Kâdir bi’l-Lâh”‘a göndermiş olduğu elçilerle bağımsızlığını bildirdi. Halife de Mahmut’a sultanlığını tanıyan değerli bir hil’at, taç ve bayrak ile ele geçirdiği ülkelerin hükümdarlığını tanıyan bir Menşûr yollamıştır. Bu olaydan sonra Samanoğulları topraklarının mirasçısı olduğunu ileri sürerek Karahanlılar üzerine sefere çıktı. Çok çekişmeli geçen çarpışmalar sonucunda Karahanlılar yenilgiye uğratıldı. İki devlet arasında yapılan anlaşmalardan sonra oğlu I. Mesut ile beraber, Karahanlı Kağanı’nın birer kızıyla evlenerek, baba-oğul Karahanlılara damat olmuşlardır.
Gazneli Mahmud, devletin kuzeyini güvence altına aldıktan sonra Hindistan’a, Putperestlerle mücadele ederek Müslümanlığı yaymak için 1001-1027 yılları arasında 17 sefer düzenlemiştir.
Hindistan Seferi
Gazneli Mahmud’un yapmış olduğu seferleri gösteren bir İran haritası.
- 1. Hint Seferine 1001 yılında çıkan Gazneli Mahmud, Hindistan’ın kuzeyinde bulunan zengin ve bereketli topraklara sahip Kâbil Şahnalığına ilerledi. Peşaver yakınlarında yapılan savaşta; 30.000 Piyade, 12.000 Süvari ve 300 Savaş filine sahip Hint ordusunu yenerek Pencap bölgesinde hüküm süren Raca Caypal ve komutanlarını esir aldı. Burada eline çok ganimet geçen Mahmut, fidye olarak yüklü miktarda altın ve 50 fil verilmesi karşılında Caypal’ı serbest bıraktı. Esirlikten kurtulan Raca, kendine esirliği yediremediği ve halkının gözünden düştüğü için ateşte yakılmak suretiyle kendini öldürdü.
- 2. Hint Seferinde Gazneli Mahmut, Caypal’in oğlu Anandapal’ı 15.000 süvariyle yenilgiye uğratarak İndus Nehri kenarında bulunan Vayhand şehrini zaptetti. Gazne’ye Gazi unvanı ve bol ganimetlerle geri döndü.
- 3. Hint Seferinde 2. seferde kendisine destekte bulunmayan Bhâtiya Racası Becî Rây’a karşı yapmıştır. 1004 yılında yapılan savaş 4 gün sürmüş ve alınan bu galibiyetle birlikte Bhâtiya bölgesi Gaznelilerin eline geçmiştir. Kuşatma sırasında ele geçirilmekten korkan Raca kalede kaçmış fakat Gazneli birlikler tarafından takip edilmiştir. Caypal gibi o da intihar ederek ölmüştür. Gazneli Mahmut ele geçirdiği bolca ganimet ve 280 fil ile birlikte 1005 yılında Gazne’ye geri dönmüştür.
- 4. Hint Seferinde Multan Emiri Ebu’l-Feth Dâvud’un Sünnilikden ayrılıp Bâtınî görüşleri yaymaya başladığı için 1006 yılında ordusuyla harekete geçen Mahmut, Multan üzerine hareket eder. Fakat Sind Nehrinin suları yüksek olduğu için Pencap Racası Anandapal’dan, Multan’a geçmek için yardımda bulunmasını istemiştir. Bu isteği reddedilen Gazneli Mahmut, Anandapal üzerine saldırarak onu yenmiş ve Keşmir’e çekilmesini sağlamıştır. Gaznelilerin üzerine geldiğini öğrenen Dâvud, yenilgiye uğramaktan korktuğu için kaçarak Sind nehri üzerinde bir adaya sığınmıştır. Bu seferle birlikte Multan’a kadar olan bölge Gaznelilerin eline geçmiş ve Hindistan’da bulunan Bâtınîler öldürülerek huzursuzluk ortadan kaldırılmıştır. Multan Emiri olarak Caypal’in Müslüman olmuş torunu Suphal seçilmiş ve göreve getirilmiştir.
- 5. Hint Seferinde Multan Emiri Suphal’in, 1006-1007 yılları arasında Gazneliler ile Karahanlılar arasındaki mücadeleden faydalanarak ayaklanması üzerine yapılmıştır. Suphal’in Müslümanlığı bırakarak tekrar Hindu dinine döndüğünü ve isyan çıkardığını öğrenen Gazneli Mahmut, Karahanlılara karşı galibiyet elde etmesinin ardından 1008 yılında mevsimin kış olmasına rağmen ordusuyla birlikte Multan üzerine sefere çıktı. Suphal’ın isyanını kanlı biçimde bastıran Mahmut, Anandapal’ın yanına kaçmaya çalışan Suphal’ı esir almıştır. Suphal 400.000 dirhem gümüş fidye ödedikten sonra serbest bırakıldı.
- 6. Hint Seferinde Pencap Racası Anandapal ile birleşmiş olan Ucceyn, Gvalior, Kalincar, Kavenc, Delhi ve Keşmir Racalarının İslam dinine karşı tavır sergilemeleri üzerine, oluşturulmuş olan birleşik Hint ordusunu yenerek itaat altına almak için 1008 yılında yapılmıştır. Sayıca Hint ordusundan az olmasına karşılık Gazneliler, Vayhand şehri yakınlarındaki ovaya çekilip mevzide bekleyerek yapmış olduğu vur-kaç taktikleriyle Hint ordusunu yıpratmışlardır. Yapılan meydan savaşında Gazneli Mahmut, bir ara güç duruma düşmüşse de savaş esnasında yapmış olduğu çevirme harekatıyla Hint ordusunu bozguna uğratmış ve birleşmiş olan Racaları birbirinden ayırmıştır. Bu zaferden sonra Bhim Nagar kalesini (şimdiki Nagaur) 7 günlük bir kuşatmadan sonra ele geçirmiş ve buradaki putları kırmıştır. Yüklü miktarda ganimetle Gazne’ye dönen Mahmut’un bu başarısına dayanamayan Anandapal, üzüntüsünden fazla yaşayamayarak ölmüştür. Bu başarı Gazneli Mahmut’un İslam ve Hint dünyasındaki prestij ve şanını çok yükseltmiştir.
- 7. Hint Seferinde Gazneli Mahmut, büyük bir ticaret şehri olan Narayanpur’u itaat altına alabilmek için ordusuyla birlikte 1009 yılında Gazne’den ayrılmıştır. Buranın Racası Gazneli Mahmut’un ünü karşısında savaşmadan antlaşma yapmak zorunda kalmıştır. Haraç ödemek, ihtiyaç olduğunda 2.000 asker ve 50 savaş fili göndermek kaydıyla barış yapılmıştır.
- 8. Hint Seferinde 1010 yılında Multan’daki Karmatîlerin isyan etmesi üzerine harekete geçen Gazneli Mahmut, ayaklanmayı bastırmış, isyana önderlik eden Ebu’l-Feth Dâvud’u yakalatıp hapsettirmiştir. Buradan sonra 1011 yılında Herat’ın doğusundan geçen kervanlara saldırarak zenginleşen Gurlular üzerine yürümüştür. Yapılan zorlu çarpışmaların ardından Gurluları yenilgiye uğratarak bütün kalelerini ele geçirmiş ve Emir Muhammed bin Şanşabani esir alınmıştır. Esirliği sırasında Muhammed’in intihar ederek ölmesi üzerine, yerine oğlu Ebu Ali bin Muhammed bırakılmıştır. Bu bölgede İslamiyet’in yayılabilmesi için din adamlarını bırakmıştır.
- 9. Hint Seferinde Gazneli Mahmut, 1014 yılında Keşmir’e doğru ilerledi. İlk önce Pencap Racası Triloçanpal üzerine yürüdüyse de kışın erken gelmesiyle Gazne’ye geri dönmüştür. Triloçanpal ise Keşmir Racasından yardım ister. Fakat yapılan savaşta Hindular büyük bir bozguna uğratıldılar. Nandana da ele geçirilir. Yol boyunca birçok kaleyi ele geçiren Mahmut, Hinduları da Müslüman yapmıştır. Fethettiği birçok yerde mescitler yaptırdıktan sonra elde ettiği ganimetlerle birlikte Gazne’ye geri dönmüştür.
- 10. Hint Seferinde Delhi’nin 150 km. kadar kuzeyinde bulunan Thanesar şehrine ilerleyen Gazneli Mahmut, buradaki putların en büyüğü olan Hindularca kutsal sayılan Çakrasvamî putunu ele geçirmek ve oradaki iyi cins filleri almak istemiştir. Triloçannpal’in karşı koymaması halinde 50 fil vermeyi teklif etmişse de anlaşmaya varılamamıştır. Gazneliler Thanesar’a yaklaşmasına karşı Racalar kaçmış ve şehir yağma edilmiştir. Bahsi geçen put ise ele geçirilerek Gazne’ye götürülmüş ve Hinduların maneviyatı çökertilmiştir.
- 11. Hint Seferinde Gazneli Mahmut, 1016 yılında Lokhot Kalesi’ni zapt etmek için ilerlediyse de başarı elde edememiştir. Çünkü kuşatma sırasında çok şiddeti kış şartları olması ve Keşmir Racasının Triloçanpal’e yardım etmesinden dolayı 1016 Mart’ında Gazne’ye geri dönmek zorunda kalmıştır.
- 12. Hint Seferinde Gazneli Mahmut, 1017 yılında Harezmde çıkan bir karışıklığı hallettikten sonra Türkistandan ordusuna katılan yaklaşık 20.000 kişilik Türkmen grubu sayesinde ordusunu daha da büyüterek 1018 yılında tekrar harekete geçti. Yaklaşık 100.000 kişilik bir orduyla Ganj Nehrinin vadisine kadar uzanan birçok kenti ele geçirdi. Sirvasa Racası kaçarak şehir fethedildi. Yaklaşık 1.000.000 dirhem gümüş ve 30 fil ele geçirildi. Barar Racası Hardat ise Gazneli Mahmut’a katılıp 10.000 kişilik askeri ile Müslüman oldu. Mathura’nın 10 km. güneydoğusundaki Mahaban Racası Külçend ile yapılan savaşta Hint ordusu bozguna uğratılmış ve Külçend yakalanmamak için ailesini öldürmüştür. Bu savaştan sonra 185 fil ele geçirilmiştir. Kudüs kadar kutsal sayılan Mathura’yı karşı konulmadan fethetti. Agra’nın 170 km. doğusundaki Kanavcda bulunan birçok put mabedi yıkıldı. Buradaki Hint Tanrısı Vişnu’nun vatanı sayılan tapınaklarda bulunan hazineleri alıp dönerken 1018 yılında Gurlular’ın saldırısına uğradı. Fakat fazla kayıp vermeden Gazne’ye geri döndü.
- 13. Hint Seferinde Hindu Racaların Kanavcı geri almak için yaptıkları saldırılara karşılık vermek için 1019 yılı kışında harekete geçen Gazneli Mahmut, Pencap Racası Triloçanpal’in toplamış olduğu 150.000 piyade ve 600 filden oluşan ordusunu, Ramganga Nehri kıyısında yapılan savaşta bozguna uğrattı. Triloçanpal savaştan yaralı olarak kaçtı ve 200 fil ganimet olarak ele geçirildi. Yola devam eden Mahmut, Kalincar Racası Gandanın fillerle destekli büyük bir orduyla üzerine geldiğini öğrendi. Karşılaşma öncesi Raca İslam dinine davet edildiyse de teklifi kabul etmedi. Gaznelilerden sayıca fazla olan bu Hint ordusunun öncü birlikleri Gazneliler tarafından yenilgiye uğrayınca, korkuya kapılan Ganda savaş malzemelerini bırakmış ve ordusuyla birlikte gece karanlığından faydalanarak geri çekilmiştir. Hint ordusunun kaçtığını anlayan Mahmut, eşyalara el koymuş ve Hint ordusunu takip etmeye başlamıştır. Kaçan birçok Hint asker öldürülmüş ve 580 fil ele geçirilerek Gazne’ye geri dönülmüştür.
- 14. Hint Seferinde 1021 yılında harekete geçerek Keşmir yolunu kapatan ve 5 yıl önce alamadığı Lokhot Kalesi’ni zaptetmek için ilerleyen Gazneli Mahmut, aynı şekilde kış şartlarından dolayı kaleyi ele geçiremeden geri dönmek zorunda kalmıştır.
- 15. Hint Seferinde 1022 yılında Kalinca’a bağlı Gvalior Racası Ercan ‘ın kalesine saldıran Gazneli Mahmut, kayalık bir tepe üzerinde bulunan kaleyi, kuşatmanın 4. gününde Racanın barış istemesi üzerine ele geçirmiştir. Raca Gazneli Mahmut’a 35 fil vererek bağlılığını bildirdi. Buradan sonra yine büyük ve yalçın kayalar üzerine kurulmuş olan Kalincar Kalesini kuşatan Mahmut, kaleye yapmış olduğu şiddetli taarruzlar sonucunda Raca Ganda’nın barış istemesini sağlamıştır. Yapılan anlaşmaya göre; ganimet olarak 300 fil alınmıştır. Kalincar Kalesi ile egemenliği altında bulunan 15 kadar kalenin yönetimini Raca’ya bırakarak 1023 yılı baharında Gazne’ye geri dönmüştür.
- 16. Hint Seferinde 30.000 süvari ile 1025 yılında en ünlü seferine çıkan Gazneli Mahmut, Multan’a varınca çölü geçme hazırlığına başladı. 1 ayda büyük Tar Çölünü geçerek Hindistan’ın batısında bulunan Somnat’a vardı. İslam ülkelerindeki putların başına gelen olayların buradaki en üstün put olan Şiva tarafından verilen bir ceza olduğunu ileri süren Hindu inancını yıkmak istedi. Bu maksatla 1026 yılının Şubat ayında 4 gün süren kuşatmanın ardından şehri ele geçirdi. Buradaki Şivaya ait putu da 4 parçaya bölerek Gazne’ye gönderdi. 1026 yılı Nisan ayında büyük ganimetlerle dönerken Ganj Nehrinde bulunan Catların saldırısına uğramış ve büyük kayıplar vererek Gazne’ye ulaşmıştır.
- 17. Hint Seferinde 16. sefer dönüşü Catların yapmış olduğu saldırının ve vermiş olduğu kayıpların öcünü almak için 1027 yılında harekete geçen Gazneli Mahmut, elde etmiş olduğu zaferlerle Hint Müslümanları arasında efsanevi bir kahraman durumuna geldi. Kurmuş olduğu 1400 nehir gemisinden oluşan donanmasıyla Cat gemilerini delmek suretiyle onları bozguna uğrattı. Nehrin iki kıyısını tutan süvari ve fillerden oluşmuş ordusu ile kıyıya çıkmak isteyen Catları yakalayıp öldürttü. Catların hazinelerini saklamış oldukları ada da yağma edilerek çok fazla ganimet elde edilmiş oldu. Bu bölgenin komutasını Ahmet Tegin’e bırakarak Gazne’ye geri döndü.
Vefatı
Sultan Mahmud, hayatının büyük bir kısmını savaş meydanlarında geçirmiş, özellikle Hindistan’a yaptığı seferler onu çok yormuş ve hastalanmasına sebep olmuştu. Doktorların önerilerine rağmen hiç dinlenmiyor ve bir hükümdarın yapması gereken vazifeleri yerine getiyordu. Genellikle tarihçiler, Sultan Mahmut’un verem hastalığından öldüğünü kabul ederler.
Mahmud, 1029-1030 kışını Belh’te geçirdi. Fakat bu şehrin havasından dolayı Gazne’ye döndü. Burada da sağlığına kavuşamayan Sultan Mahmud, 30 Nisan 1030 tarihinde 59 yaşındayken öldü.
Sultan Mahmud zamanında en başarılı devrini yaşayan Gazneliler, Dandanakan Muharebesi’nden sonra zayıflamışlar ve yıkılış sürecine girmişlerdir. Gaznelilere, Afgan yerlilerinden olan Gurlular 1187 yılında son vermiştir.
Kaynak: Vikipedia
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.