Ana Sayfa Duyurular Eylül ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkı 3 buçuk kata ulaştı

Eylül ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkı 3 buçuk kata ulaştı

487
0

Eylül ayı üretici market fiyatları

Gübre fiyatlarındaki artışlar

 TZOB Genel Başkanı Bayraktar:

-“Eylül ayında üretici ile market arasındaki fiyat farkı 3 buçuk kata ulaştı”

-“Eylül ayında üretici ve market arasındaki en fazla fiyat farkı yüzde 253 ile kuru soğanda yaşandı”

-“Elmada üretici fiyatları yeni sezonda, geçen dönemin ortalama fiyatlarından düşük seyretmektedir”

-“Üreticilerimiz kuru soğanı tarladan toplatacak işçilik maliyetini bile karşılayacak durumda değil”

-“Gübre Fiyatları Beklenenin Çok Üzerinde Astronomik Hızla Artıyor”

-“Son bir yıllık artış DAP gübresinde yüzde 146 ve üre gübresinde yüzde 145 olurken, amonyum sülfat gübresinde yüzde 157’lik, amonyum nitrat gübresinde yüzde 135’lik ve 20.20.0 gübresinde yüzde 117’lik bir artış yaşandı”

-“Üretici önünü göremiyor, başta gübre olmak üzere adeta füze gibi yükselen girdi fiyatlarını endişeyle izliyor. Acil tedbirler alınmalı!”

-“Acilen önlem alınmazsa tarımsal üretimde düşüş kaçınılmazdır”

-“Gübre sektörü ithalat bağımlılığından kurtulamadığı sürece gübre ucuzlamaz”

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, eylül ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkının 3 buçuk kata ulaştığını bildirdi.

Bayraktar, kuru soğanın 3,5 kat, maydanoz ve elmanın 3,4 kat, limonun 3,3 kat, yeşil fasulyenin 3,1 kat, kuru üzüm ve marulun 2,7 kat, sütün 2,6 kat fazlaya tüketiciye satıldığını vurguladı ve açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Üreticide 62 kuruş olan kuru soğan 2 lira 19 kuruşa, 66 kuruş olan maydanoz 2 lira 26 kuruşa, 2 lira 8 kuruş olan elma 6 lira 97 kuruşa, 2 lira 25 kuruş olan limon 7 lira 42 kuruşa, 4 lira 13 kuruş olan yeşil fasulye 12 lira 63 kuruşa, 12 lira 25 kuruş olan kuru üzüm 32 lira 80 kuruşa, 1 lira 88 kuruş olan marul 5 liraya, 3 lira olan süt 7 lira 87 kuruşa satılmaktadır.

Eylül ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkı en fazla yüzde 253,23 ile kuru soğanda görüldü. Kuru soğandaki fiyat farkını maydanoz yüzde 242,42, elma yüzde 235,10, limon yüzde 229,78, yeşil fasulye yüzde 205,81, kuru üzüm yüzde 167,76, marul yüzde 165,96, süt yüzde 162,33 oranında izledi.

Eylül ayında markette 24, üreticide 20 üründe fiyat artışı; markette 13, üreticide 7 üründe fiyat düşüşü; markette 1, üreticide 3 üründe fiyat değişmedi.

Eylül ayında fiyatı en fazla artan ürün markette domates, üreticide sivri biber, fiyatı en fazla düşen ürün ise markette ve üreticide limon oldu.”

 

 “Markette en fazla fiyat artışı domateste, en fazla fiyat düşüşü ise limonda görüldü”

Eylül ayında markette en fazla fiyat artışının yüzde 26,89 ile domateste, en fazla fiyat düşüşünün yüzde 27,33 ile limonda olduğunu ve yeşil mercimekte ise fiyat değişimi olmadığını bildiren Bayraktar, açıklamasına şöyle devam etti:

“Markette yüzde 26,89 oranındaki domateste yaşanan fiyat artışını yüzde 23,91 ile kuru fasulye, yüzde 19,37 ile zeytinyağı, yüzde 15,96 ile pirinç, yüzde 15,33 ile kuru üzüm, yüzde 11,81 ile tavuk eti, yüzde 8,56 ile ıspanak, yüzde 6,27 ile kuru kayısı, yüzde 5,29 ayçiçek yağı, yüzde 5 ile Antep fıstığı, yüzde 4,81 ile elma, yüzde 4,63 ile maydanoz, yüzde 4,58 ile iç fındık, yüzde 3,74 ile yumurta, yüzde 3,52 ile marul, yüzde 2,47 ile süt, yüzde 1,65 ile beyaz peynir, yüzde 1,63 ile kuzu eti, yüzde 1,53 ile dana eti, yüzde 1,44 ile yoğurt, yüzde 1,10 ile kaşar peyniri takip etti.

Markette en fazla fiyat düşüşü ise yüzde 27,33 ile limonda yaşandı. Limondaki fiyat düşüşünü yüzde 22,43 ile salatalık, yüzde 12,70 ile havuç, yüzde 11,38 ile kuru incir, yüzde 10,37 ile kırmızı mercimek, yüzde 9 ile nohut, yüzde 7,53 ile yeşil soğan, yüzde 7,18 ile mısırözü yağı, yüzde 4,75 ile yeşil fasulye, yüzde 4,37 ile kuru soğan, yüzde 2,50 ile patlıcan, yüzde 1,96 ile kabak izledi.”

“Üreticide en fazla fiyat düşüşü limonda, en fazla fiyat artışı ise sivri biberde oldu”

 

Eylül ayında üreticide yüzde 56,05 azalmayla fiyatı en fazla düşen ürünün limon, fiyatı en fazla artan ürünün ise yüzde 58,97 ile sivri biber olduğunu belirten Bayraktar, şu bilgileri verdi:

“Limondaki fiyat düşüşünü yüzde 33,33 ile kuru soğan, yüzde 15,33 ile salatalık, yüzde 14,49 yeşil fasulye, yüzde 5,45 ile elma, yüzde 3,85 ile iç fındık izledi.

Antepfıstığı, yeşil soğan ve ıspanak fiyatında ise bir değişim yaşanmadı.

Üreticide en fazla fiyat artışı yüzde 58,97 ile sivri biberde görüldü. Sivri biberdeki fiyat artışını yüzde 46,08 ile domates, yüzde 45,07 ile patates, yüzde 35,71 ile kuru kayısı, yüzde 31,58 ile havuç, yüzde 29,66 ile marul, yüzde 19,35 ile yumurta, yüzde 15 ile patlıcan, yüzde 10 ile maydanoz, yüzde 9,09 ile kabak, yüzde 8,91 ile yeşil mercimek, yüzde 6,67 ile kuru incir, yüzde 5,54 ile pirinç, yüzde 3,46 ile kırmızı mercimek, yüzde 2,08 ile kuru üzüm, yüzde 1,29 ile zeytinyağı takip etti.”

“Yeni sezon ürünlerin çıkması ve fiyatların geçen sene depoya alınan ürünlere oranla hesaplanması fiyat düşüklüğüne sebep olmaktadır”

Eylül ayında üretici ve markette fiyatı en fazla düşen ürünün limon olduğunu hatırlatan TZOB Genel Başkanı Bayraktar, limon fiyatının yeni sezona ait olup, fiyat düşüşünün geçen sezona ait depodaki ürün fiyatıyla kıyaslandığından kaynaklandığını belirterek açıklamasına şöyle devam etti:

“Yeni sezon limon hasadı başlamasına rağmen, üreticilerimiz ürününü pazarlamada sıkıntı yaşıyor ve ürünü satacak alıcı bulamıyor, bulsa da çok düşük fiyata satmak zorunda kalıyor.

Kuru soğanda kışlık ürünlerin hasadı başladı. Rekoltenin artması ve talebin de yavaş olmasına bağlı olarak pazarlama sorunları fiyatlarda düşüşe yol açtı. Bir önceki yıl ihracatın kapatılmasıyla yaşanan pazar kaybı tüccar alımlarını etkiledi. Üreticide soğan fiyatları düşük seyretti. Yaklaşık kilogram maliyeti 1 lira civarında olan soğanda, hasadın yoğunlaşmasıyla birlikte fiyatlar 62 kuruş seviyesine kadar indi ve ürünler tarlada bekliyor. Üreticilerimiz kuru soğanı tarladan toplatacak işçilik maliyetini bile karşılayacak durumda değil. Fiyat istikrarı için kuru soğanda ivedi olarak geçen yıl olduğu gibi TMO alım yaparak müdahale etmelidir. Belediyeler ile kamu kurumları alım konusunda harekete geçmelidir.

Sivri biber ve domateste arzdaki azalma fiyatların artmasına sebep oldu. Patateste ise okulların açılmasıyla talepteki artış fiyatları yükseltti. Kuru kayısıda TMO’nun alımları fiyat artışında etkili oldu. Kuru incirde rekoltedeki azalma ve TARİŞ’in fiyat açıklaması fiyatı artırdı. Yumurtanın fiyat artışına ise üretimdeki azalma ve artan maliyetler etkili oldu. Hasat öncesi arzda yaşanan azalma ve havaların soğumasıyla birlikte talebin artmasıyla havuçta da fiyat artışı meydana geldi.

Elmada üretici fiyatları yeni sezonda, geçen dönemin ortalama fiyatlarından düşük seyretmektedir. Fiyatın düşük seyretmesinin en önemli nedeni, geçen yıl pandemiden dolayı getirilen kısıtlamalar nedeniyle elma alan tüccar ve ihracatçılar ellerinde kalan elmaları düşük fiyattan meyve suyu fabrikalarına satmak zorunda kaldı. Bu sezon ihracatçı ve tüccarlar aynı sıkıntıyı yaşamamak için ihtiyaçları kadar elma alıyorlar, bu da fiyatların düşük oluşmasına neden oluyor. Piyasadaki bu tedirginliği kaldırmak için üreticilerimize depo desteği verilmelidir. Ayrıca daha fazla milli gelir elde edilmesi adına ortalama 225 bin ton olan elma ihracat miktarımızı artırmak için ihracat desteği sağlanmalıdır.

Pirinçte yaşanan fiyat artışları yeni sezona ait olup, artış geçen sezonla kıyaslamadan kaynaklanmaktadır. Maydanoz, kabak, patlıcan ve marulda hasat edilen ürün miktarındaki azalma fiyatlara yansımıştır.”

“Gübre Fiyatları Beklenenin Çok Üzerinde Astronomik Hızla Artıyor”

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, tarımsal üretimin en önemli girdilerinden olan gübrede son dönemlerde yaşanan ve üreticiyi ciddi anlamda olumsuz etkileyen fiyat artışları konusunda da açıklama yaptı.

“Üretici önünü göremiyor, başta gübre olmak üzere adeta füze gibi yükselen girdi fiyatlarını endişeyle izliyor. Acil tedbirler alınmalı!” diyen Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“24 Eylül 2021 tarihinde yapılan zamlarla azotlu gübre fiyatlarında önemli artışlar yaşandı.  Amonyum sülfat gübresinde yüzde 21 artış olurken, amonyum nitrat gübresi yüzde 16 ve üre gübresi yüzde 14 arttı. Aynı tarihte DAP gübresi yüzde 3 ve 20.20.0 kompoze gübresi yüzde 2 oranında arttı.

Böylece son bir yıllık artış DAP gübresinde yüzde 146 ve üre gübresinde yüzde 145 olurken, amonyum sülfat gübresinde yüzde 157’lik, amonyum nitrat gübresinde yüzde 135’lik ve 20.20.0 gübresinde yüzde 117’lik bir artış yaşandı.

Yeni üretim sezonuna hazırlanan ve kuraklık endişesi taşıyan üreticilerimiz önünü göremiyor. Bu artışların devam etmesi halinde nasıl bir üretim yapacağını kestiremiyor.

Kuraklıktan dolayı rekolte kayıpları yaşayan, geliri azalan ve borcunu borçla kapatıp yeni kredi alamayan çiftçi bu fiyatlarla gübre alamaz ve gübre kullanamazsa verimde ve kalitede kayıplar meydana gelecek, bitkisel üretim düşecek, bu üretimi hammadde olarak kullanan hayvancılık sektörü de bundan darbe yiyecektir.”

Acilen önlem alınmazsa tarımsal üretimde düşüş kaçınılmazdır”

 

Bayraktar, “Bakanlığımızın verilerine göre, yapılan çalışmalarda usulüne uygun gübrelemenin bitkisel üretimdeki artışa etkisi yüzde 50 ile yüzde 100 arasında değişmektedir” dedi. Bayraktar açıklamasına şöyle devam etti:

“Türkiye’de saf madde olarak gübre kullanımı 2,2 milyon tondur. Bu miktar 3 buçuk milyon ton civarında olan potansiyel ihtiyacın altında kalıyor. Dolayısıyla ülkemizde üreticilerimizin gübre kullanımı zaten yetersiz düzeydedir. Bu duruma bir de astronomik fiyat artışları eklenince, yeterli gübre kullanılamaması sonucu, üretim düşüklüğü sebebiyle yeterli arz sağlanamayacaktır.

Bu yaşananlara son yıllarda etkisi giderek artan tarımsal kuraklıkta eklenince verimde ve üretimde sert düşüşler görülecek. Üretimi düşen üreticimiz zarar edecek, ürün fiyatlarında artış olacak, tüketiciler de yüksek fiyattan ürün tüketmek zorunda kalacaktır. Bu da ülke ekonomisine daha yüksek enflasyon olarak geri dönecektir.

Yurtdışı fiyatlarının ve döviz kurlarının yüksekliği bahane edilerek üreticiye yüksek fiyatla gübre satmak, düşen talep nedeniyle gübre ithalatçılarını ve üreticilerini de vuracaktır. Bu nedenle ithalatçı ve üreticiler de ellerini taşın altına sokmalıdır.

Üretimi devam ettirebilmek için devletimizin de en kısa sürede tarımsal girdi fiyatlarını düşürecek tedbirleri alması an itibariyle en önemli konuların başında geliyor.”

Tarım sektörü ihmal edilmeye gelmez, faturası çok ağır olur”

 

Bir ülkenin kalkınmasında imalat, inşaat, enerji ve diğer sektörlerin önemli olduğunu belirten Bayraktar, “Ancak tarım sektörü çok daha önemlidir, çok daha hayatîdir, bu sebeple çok daha öncelikli olmak durumundadır” dedi. Bayraktar, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Şu gerçeği asla unutmamalıyız; etkilerinden halen kurtulamadığımız pandemi sürecinin hemen başlangıcından itibaren insanların büyük bir talep patlamasıyla koşa koşa yöneldikleri ürünler ne ev ürünleri ne elektronik eşyalar ne tekstil ürünleri ne de başka ürünler oldu. İnsanlar tamamen ‘gıda ve tarım ürünlerine’ yöneldiler. Bu nedenle, ülkeyi yönetenlerin tarım sektörüne daima pozitif ayrımcılıkla bakması ve imkânların bu şartlarda sunulması gerektiğinin bir kez daha altını çizerek hatırlatmak gerekiyor.

Çünkü tarımsal ürünlerin ikame edilmesi çoğu zaman imkânsızdır veya çok pahalıya mal olur. Tarım ürünleri arzındaki istikrar ve devamlılık, gündelik kaygıların ağır bastığı, plansız programsız, ucu açık ithalat politikalarıyla sağlanamaz.

Üreticilerimize ödenen tarımsal desteklerin de yeterli olmadığı ortadadır. Bu desteklerin piyasalardaki fahiş girdi fiyatları titizlikle incelenerek mutlaka güncellenmesi ve makul düzeylerde artışların yapılması gerekmektedir.

‘Fark ödemesi’ destekleri doğru düzgün hesaplanmalı ve gereği yapılmalıdır. Tarımsal destekleme ödemeleri çiftçimizin derdine çare olacak şekilde, tam zamanında, geciktirilmeden ödenmesi de tarım sektörümüzün bekası açısından çok önemlidir.

Gübrede verilen destekler yetersizdir. Mazotta olduğu gibi fiyatın yarısı oranında gübre desteklenmelidir. Devletimiz geçmişte olduğu gibi bir aracı kurum vasıtasıyla ucuz gübre tedarik edip üreticiye doğrudan satmalı veya ‘Türkiye Zirai Donatım Kurumu’ benzeri gibi kâr amacı gütmeyen bir ‘Piyasa Düzenleyici Kurum’ oluşturularak piyasayı regüle etmelidir.”

Gübre sektörü ithalat bağımlılığından kurtulamadığı sürece gübre ucuzlamaz”

 

“Gübre fiyatlarındaki döviz kuruna bağlı değişkenlik, astronomik fiyat artışı ve aşırı dalgalanmanın en önemli nedeni kabul edilebilir” diyen Bayraktar, devletimizin 2005 yılında gübre sektöründen çekildiğini belirterek şu bilgileri paylaştı:

“Üretim büyük oranda 7 firma tarafından gerçekleştiriliyor. Sektör temsilcileri, pazarın büyük bir kısmının da 6 veya 7 firmanın kontrolünde olduğuna dikkat çekiyor.

Yerli üretimin gübre tüketimindeki payı yaklaşık yüzde 65 olduğuna göre geriye kalan yüzde 35’lik pay ithalat yoluyla karşılanmaktadır. Ancak yerli üretim hammadde açısından yüzde 80-85 oranında dışa bağımlıdır. Dolayısıyla son yıllara ait bu verilere göre gübrede dışa bağımlılık oranı gerçekte yüzde 87 dolayındadır.

Diğer yandan, son bir yılda besi yemi yüzde 53, süt yemi yüzde 55, sertifikalı tohumluk fiyatları yüzde 40-63 arasında ve elektrik fiyatları ise yüzde 56 arttı.

Destek verilmeyen karma yem ve bitki koruma ürünlerine destek getirilmeli, tarımsal sulamada kullanılan elektrikte vergi ve fonlar kaldırılmalı fiyatta düşüş sağlanmalı ve sertifikalı tohumluk desteği artırılmalıdır.”

Seçilmiş ürünlerde 27 Eylül 2021 tarihi itibarıyla ortalama üretici, hal, pazar ve market fiyatları ve fiyat farkları:

ÜRÜNLER Üretici Hal Pazar Market Hal/Üretici Pazar/Üretici Market/Üretici
Fiyatı (TL/Kg) Fiyatı (TL/Kg) Fiyatı (TL/Kg) Fiyatı (TL/Kg) Fiyat Farkı (Yüzde) Fiyat Farkı (Yüzde) Fiyat Farkı (Yüzde)
Kuru Soğan 0,62 1,59 2,33 2,19 156,45 275,81 253,23
Maydanoz (adet) 0,66 0,82 1,82 2,26 24,24 175,76 242,42
Elma 2,08 4,43 4,75 6,97 112,98 128,37 235,10
Limon 2,25 4,83 6,24 7,42 114,67 177,33 229,78
Yeşil Fasulye 4,13 6,7 9,16 12,63 62,23 121,79 205,81
Kuru Üzüm 12,25   27,5 32,8 124,49 167,76
Marul (adet) 1,88 3,07 3,83 5 63,30 103,72 165,96
1 litre Süt 3     7,87 162,33
Patlıcan 2,3 3,21 4,31 5,84 39,57 87,39 153,91
Ispanak 2,25 3,59 5,29 5,71 59,56 135,11 153,78
Salatalık 2,32 3,97 4,66 5,81 71,12 100,86 150,43
Antep Fıstığı 50   124,96 149,92
Kabak 2,4 3,76 4,33 5,99 56,67 80,42 149,58
Sivri Biber 3,1 4,25 5,03 6,45 37,10 62,26 108,06
Domates 3,17 3,44 4,98 6,56 8,52 57,10 106,94
Kuru Fasulye 7,91 10 14 16,17 26,42 76,99 104,42
Yeşil Soğan (kg) 2,15 3,54 3,74 4,3 64,65 73,95 100,00
Kuru İncir 32   45 62,27 40,63 94,59
Zeytinyağı 27,4   30 51,27 9,49 87,12
Fındık (iç) 50   80 86,56 60,00 73,12
Havuç 2,5 2,65 3,7 4,26 6,00 48,00 70,40
Nohut 8,27 11 13 13,96 33,01 57,19 68,80
Kuzu Karkas 56,82     94,91 67,04
Dana Karkas 44     70,8 60,91
Yeşil Mercimek 8,56 11,5 11 13,39 34,35 28,50 56,43
Yumurta 0,74   1 1,11 35,14 50,00
Pirinç 7,05 7,8 8,75 10,39 10,64 24,11 47,38
Kuru Kayısı 38   60 52,52 57,89 38,21
Kırmızı Mercimek 10,18 13,5 10,8 12,62 32,61 6,09 23,97
Patates 2,06 1,92 2,56 2,42 -6,80 24,27 17,48
Beyaz peynir       43,23    
Kaşar peyniri       57,09    
Yoğurt       10,58    
Tereyağı       67,92    
Mısırözü yağı       20,68    
Ayçiçek yağı       22,1    
Tavuk Eti       18,84    
Toz şeker       6,25    

 

Not: Hal, pazar ve market verileri Ankara, İzmir, İstanbul, Mersin, Antalya ve Bursa illerinden derlenen ortalama fiyatlardır. Üretici fiyatları ise ürünlere göre önemli üretim merkezlerinden derlenmektedir. Pirinç (Osmancık), kuru fasulye, nohut, kırmızı ve yeşil mercimek için belirtilen hal fiyatları toptan satış fiyatlarıdır.  Dana eti, kuzu eti, Antep fıstığı ve fındık fiyatı serbest piyasa fiyatıdır. Hayvansal ürünlerde üretici ve market fiyatları 44 ilden derlenmektedir. Yumurta fiyatları Yumbir, Başmakçı ve Kaytaş verilerinin ortalaması alınmaktadır. İçme sütü fiyatı pastörize süt ve UHT kutu sütü ortalamasıdır.

 Seçilmiş ürünlerde ay sonu market fiyatları ve değişim oranları:

MARKET 26 Ağustos 2021 27 Eylül 2021 26 Ağustos/27 Eylül 2021
ÜRÜNLER Ay Sonu Market Fiyatı (TL/kg) Ay Sonu Market Fiyatı (TL/kg) Değişim (Yüzde)
Domates 5,17 6,56 26,89
Kuru Fasulye 13,05 16,17 23,91
Zeytinyağı 42,95 51,27 19,37
Pirinç 8,96 10,39 15,96
Kuru Üzüm 28,44 32,8 15,33
Tavuk Eti 16,85 18,84 11,81
Ispanak 5,26 5,71 8,56
Kuru Kayısı 49,42 52,52 6,27
Ayçiçek yağı 20,99 22,1 5,29
Antep Fıstığı 119,01 124,96 5,00
Elma 6,65 6,97 4,81
Maydanoz (adet) 2,16 2,26 4,63
Fındık (iç) 82,77 86,56 4,58
Yumurta 1,07 1,11 3,74
Marul (adet) 4,83 5 3,52
1 litre Süt 7,68 7,87 2,47
Beyaz peynir 42,53 43,23 1,65
Kuzu Eti 93,39 94,91 1,63
Dana Eti 69,73 70,8 1,53
Yoğurt 10,43 10,58 1,44
Kaşar peyniri 56,47 57,09 1,10
Patates 2,4 2,42 0,83
Toz şeker 6,23 6,25 0,32
Sivri Biber 6,44 6,45 0,16
Yeşil mercimek 13,39 13,39 0,00
Tereyağı 68,03 67,92 -0,16
Kabak 6,11 5,99 -1,96
Patlıcan 5,99 5,84 -2,50
Kuru soğan 2,29 2,19 -4,37
Yeşil fasulye 13,26 12,63 -4,75
Mısırözü yağı 22,28 20,68 -7,18
Yeşil soğan (kg) 4,65 4,3 -7,53
Nohut 15,34 13,96 -9,00
Kırmızı Mercimek 14,08 12,62 -10,37
Kuru İncir 70,27 62,27 -11,38
Havuç 4,88 4,26 -12,70
Salatalık 7,49 5,81 -22,43
Limon 10,21 7,42 -27,33

 Seçilmiş ürünlerde ay sonu üretici fiyatları ve değişim oranları:

ÜRETİCİ 26 Ağustos 21 27 Eylül 21 26 Ağustos/27 Eylül 2021
ÜRÜNLER Ay Sonu Üretici Fiyatı (TL/kg) Ay Sonu Üretici Fiyatı (TL/kg) Değişim (Yüzde)
Sivri Biber 1,95 3,1 58,97
Domates 2,17 3,17 46,08
Patates 1,42 2,06 45,07
Kuru Kayısı 28 38 35,71
Havuç 1,9 2,5 31,58
Marul (adet) 1,45 1,88 29,66
Yumurta 0,62 0,74 19,35
Patlıcan 2 2,3 15,00
Maydanoz (adet) 0,6 0,66 10,00
Kabak 2,2 2,4 9,09
Yeşil mercimek 7,86 8,56 8,91
Kuru İncir 30 32 6,67
Pirinç 6,68 7,05 5,54
Kırmızı Mercimek 9,84 10,18 3,46
Kuru Üzüm 12 12,25 2,08
Zeytinyağı 27,05 27,4 1,29
Dana Eti 43,69 44 0,71
1 litre Süt 2,98 3 0,67
Nohut 8,24 8,27 0,36
Kuzu Eti 56,71 56,82 0,19
Ispanak 2,25 2,25 0,00
Yeşil soğan (kg) 2,15 2,15 0,00
Antep Fıstığı 50 50 0,00
Kuru Fasulye 7,93 7,91 -0,25
Fındık (İç) 52 50 -3,85
Elma 2,2 2,08 -5,45
Yeşil fasulye 4,83 4,13 -14,49
Salatalık 2,74 2,32 -15,33
Kuru soğan 0,93 0,62 -33,33
Limon 5,12 2,25 -56,05

 


Kaynak: Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB)
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


Önceki İçerik2021 yılı ilk yarısında çimento üretiminde geçen yıla oranla %26,0’lık bir artış oldu
Sonraki İçerikTürkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Erdal Ere: “Sürdürülebilir büyüme ve inşaat girdi fiyatlarında sağlanacak istikrar büyük önem arz etmektedir”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz