Ana Sayfa YAZARLAR-YENİ Dünün sonu, yarının başlangıcı

Dünün sonu, yarının başlangıcı

912
0

Dr. Hakan ÇINAR
Akademisyen
hakan.cinar@mentorgumruk.com.tr


Pandemili yaşamın sonuna gelindi, kabus bitti, yeni bir yaşama uyanıldı. Çok değil daha bir ay bile geçmedi sokağa çıkma kısıtlamalarının üzerinden. Aşılamaydı, havaların ısınmasıydı, vakaların azalmasıydı derken, eski hayata hızlıca geri dönmeye başladık.

Hepimiz pek bir sıkıldık bu süreçten; birçok yeniliği test ettik, sorguladık. Kabustan yeni çıktığımız için dünün bilançosunu henüz pek de yaptığımız söylenemez. Kavgada yumruk sayılmaz misali, geride kalan yaklaşık iki yıllık süreçte ülke ekonomilerinin ne durumda olduğunu tam kavrayabilmek için biraz zamana ihtiyaç var. Dış ticaretçilerimizin dikkatli olup, dünya risk haritasını yeniden tahlil etmeleri gerekecek, aman dikkat.

Kabul etmek gerekir ki, en güçlü ekonomiler dahi bu dönemde zorlandılar. Dünyada yaşam durdu, tüketim bazı ürünlerde artarken pek çok üründe ise azaldı; arz talep dengesi bozuldu, devletler sanayicisini, esnafını; özetle vatandaşlarını mağdur etmeme adına önlem üstüne önlem aldılar. Tüm bunları sağlamak için ülkeler bolca para basmak durumunda kaldı. Para birimi gerçek anlamda konvertibl olan ülkeler ile konvertibl olmayan ülkeler aynı derecede şanslı olmadılar.

Her ne kadar COVID’in deltası, delta plus’ı olsa da; sağlık açısından tedbirlerin süreceğini, aşılamanın da gündemden hiç düşmeyeceğini biliyoruz. Ancak ben sürecin büyük ölçüde sonuna gelindiğini düşünüyorum. En azından kapamaların ve ekonomilerde durmaların artık olmayacağını söyleyebilirim. Dünya ekonomisinin önemli yüzdesini oluşturan ülkelerde şu anda gündem, büyük ölçüde tatiller denilebilir. Okullar kapalı, siyaset de görece biraz daha durağan. Bu geçiş süreci de hepi topu iki ay. Temmuz ve ağustos aylarının sona ermesi ile hepimiz filme kaldığımız yerden devam edeceğiz.

Ülkemiz açısından bakıldığında, dünya üzerinde adres arayan bu yüklü paradan acaba payımızı hangi ölçüde alacağımızı elbette hepimiz merak ediyoruz. Sıcak para olarak adlandırdığımız kısa süreli giren ve portföy yatırımlarına dönüşen parayı çok da önemsemediğimi itiraf edeyim. Sıcak para hareketleri döviz kurlarını ve tahvil faizlerini etkiler, borsayı hareketlendirir, TL talebi doğuracağı için döviz kurunu düşürür. Her şey çok yolunda giderse ve kalıcı hale dönüşürse faizleri de düşürebilir. Sıcak para çeşitli faktörlerden dolayı ülkeler arasında kısa süreli olarak yer değiştirir. Sıcak para giriş-çıkışlarını yurtiçi faiz oranı, güvenirlik, ekonomik ve siyasi istikrar, istikrarlı döviz kuru, enflasyon oranı gibi faktörler etkiler. Dolayısı ile bizim yaramızın merhemini sıcak paradan ziyade kalıcı yatırımlara dönüşecek sermaye girişleri oluşturacak.

Türkiye, pandemi ile başlayan ekonomik krize, ekonomik kriz döneminde yakalandı. Yani bronşit geçirirken bir de üzerine zatürre olunması gibi bir durum oldu bizimkisi. Zor bir süreci KÇÖ diye adlandırdığımız kısa çalışma ödenekleri ile çalışan kesim bir şekilde kramp etkisi ile yaşarken, diğer yandan esnaf ve sanat emekçileri gibi kesimler daha zor bir dönem geçirdiler. Henüz geride kaldı da diyemiyorum, bunu demek için hayli erken. İşten çıkarmalara yönelik yasakların bu aybaşı itibarı ile kalkmasını da şapkanın düşmesine benzetiyorum. Bakalım şapka düşünce ortaya kel mi çıkacak, yoksa sanıldığı gibi bir endişeye gerek yok mu, bunu hep birlikte göreceğiz.

Dünya ekonomisi ve ülkeler arası ilişkiler de yeni dönemde çok fazla değişime uğradı. Bu süreçte araya bir ABD başkan değişimi, bir de İngiltere’nin AB’den ayrılması girdi ki, oldu da bitti maşallah dedik hep birlikte.

Türkiye’de uzun bir bayram tatili var, bir süre daha rehaveti sürdüreceğiz, sonra yeniden yaşam kaldığı yerden olanca hızı ile devam edecek. Bu konuyu ilerleyen haftalarda sıkça ele alacak ve dünyada bizi bekleyen fırsatlara yer vereceğim. Ancak şimdi bayrama odaklanıp biraz nefes alalım, zira hepimiz yorulduk bunaldık. Esnaf ve turizm yöreleri yeniden canlanmaya çalışacak ve eski günlerine dönmek için bu fırsatı olabildiğince değerlendirecek.

Aslında şu da bir gerçek ki henüz çok başında da olsak, bütün ülkeler için şapka yavaş yavaş düşmeye başladı. Ve hatta bazı ülkelerde kel hızlıca görünürken, bazı ülkelerin ise durumu fırsata çevirdiklerini ve güçlerini arttırdıklarını görmek hiç de zor olmadı.

Şimdi kendimize sormalıyız, bu durum, acaba dünün sonu mu, yarının başlangıcı mı?


Kaynak: İşbu içerik, Sayın Dr. Hakan ÇINAR’ın özel izni ile yayınlanmıştır. Yazının tüm hakları ve sorumluluğu yazara aittir.
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


YAZARIN DİĞER YAZILARI

Büyüsek mi büyümesek mi?

Yabancı sermaye mi, yalancı sermaye mi?

Gümrük Birliği’nin mi 25. yılı, AB kapısında beklemenin mi?

Nakliyecilerin yarışı kızıştı. Denenmişler mi, değişimciler mi?

Kripto paralar hobi mi, yoksa gerçekten para mı?

Yükselen maliyetler

Diyorlar ki, cep telefonu tuvalet kağıdı olarak ithal edilebilirmiş?!

e-Ticaret ile teknoloji TOBB’da buluştu

Sıkça sorulmayan sorular

Üretimi sevsek mi?

Dış ticaretin yönü

Globalizmden glokalizme

Suez

Yurtdışı Lojistik Merkezler

Ayşe teyze e-ihracata da başladı

İhracatçının çilesi bitmez

Tedarik edebilsek satacağız

Hangi ambargo daha iyi?

Hoş bulduk Avrupa Birliği

Kime gelişmiş ülke denir?

Aynı yollardan gidip farklı sonuçlar beklenir mi?

Aldık mı mesajı?

Harika bir yılı geride bırakırken…

Esnaf deyip geçmeyin

Anneme perakendeci olduğumu söylemeyin o beni halen mutlu bir insan sanıyor…

Menşede takıldık

İzmir’de deniz göründü

Böyle kapanmaz

Ya dışındasındır çemberin ya da içinde yer alacaksın

Önceki İçerikE-defterin kağıt çıktısının alınıp saklanması gerekir mi?
Sonraki İçerikPandemi dolayısıyla nakdi ücretsiz izinde olan personeli işveren işten çıkarırsa işçi işsizlik maaşı alabilir mi?

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz