Küresel Durum
Metal endüstrisini 2019’da Brezilya’da Brumadinho barajı felaketi ve Avustralya’da yaşanan tropikal kasırga büyük oranda etkilemiştir. Çin, Hindistan ve diğer Asya ülkelerindeki gelişmeler de olasılıkla 2020’de küresel pazarı şekillendirmeye devam edecektir. Avrupa, Kuzey Amerika ve Japonya’daki pazarların global sektörel üstünlüğü azalmaktadır. Geçmiş dönem üstünlüklerine rağmen, bu ülkelerde çelik üretim süreçleri üzerindeki arz talep etkisi diğer pazarlara göre yavaşlama trendindedir. Küresel olarak bakıldığında bu sektörde en çok ihracat yapan ilk üç ülke Çin, Japonya ve Rusya’dır. En çok ithalat yapan ülkeler ise ABD, Almanya ve İtalya’dır.
Üretim trendlerine bakıldığında küresel demir ve çelik üretimi artış eğilimini sürdürmektedir. Çin’deki büyüme genel büyümeye en büyük katkıyı sağlamaktadır. Fakat Çin ile ABD arasında yaşanan ticaret savaşları bu sektörü de etkilemiştir. Getirilen kısıtlamalar ve kotalar ile Çin, öngördüğü ihracat hedefinin gerisinde kalmıştır.
Tüketim trendleri ise sektördeki büyümenin devam edeceğini fakat istenen ve öngörülen düzeyde olmayacağını göstermektedir. Bunun nedeni Avrupa’da yaşanan durgunluk, Orta Doğu, Afrika ve BDT’deki (Bağımsız Devletler Topluluğu – eski Sovyetler Birliği ülkeleri) düşük büyüme oranları ve Asya’daki talebin azalmasıdır. Dünya genelinde zayıflayan otomotiv sektörü ve uluslararası ticarette artan gerilimlerin tetiklediği belirsizlik ortamından ötürü sermaye yatırımının düşüşü gibi küresel endişeler de sektörü negatif etkilemektedir.
2014-2019 yılları arasında 6 trilyon dolar bandında seyreden küresel metal ürünler endüstrisinin 2030 projeksiyonunda iki katına çıkacağı öngörülmektedir. Metal ürünler endüstrisi içerisinde demir çeliğin payı ise yine aynı dönemde 2 trilyon dolar bandında gerçekleşmiştir. Demir-çelik sektör büyüklüğü için yapılan 2030 projeksiyonları yaklaşık 3,5 trilyon dolar düzeyindedir. Bu sektördeki en büyük ihracatçı ülkeler Çin, Japonya, Rusya olurken en büyük ithalatçı ülkeler ise ABD, Almanya ve İtalya’dır.
Kaynak: kolayihracat.gov.tr
Türkiye’de Durum
Türkiye’de metal ürünler endüstrisinin büyüklüğü 79,5 milyar dolar olarak ölçümlenmiştir. 2030 yılına kadar nominal olarak yıllık ortalama %10’un üzerinde büyüme beklentisi olan endüstrinin 10 yıl içinde yaklaşık 230 milyar dolar büyüklüğe ulaşacağı öngörülmektedir. Kur etkisi ve iç piyasadaki inşaat, altyapı, otomotiv gibi sektörlerdeki talep değişimleri imalatçıları dış ticarete yönlendirmektedir. Metal ürünlerinde Türkiye’nin en büyük ihracat pazarları Almanya, İtalya ve İsrail olarak dikkat çekmektedir.
Metal endüstrinin büyük kısmını oluşturan demir-çelik üretiminde ise Türkiye’nin 2019 yılı sektör büyüklüğü yaklaşık 43 milyar dolar seviyelerindedir. 2030 yılı projeksiyonlarında Türkiye’nin her yıl ortalama %10’un üzerinde büyüyerek sektör büyüklüğünü 125 milyar doların üzerine çıkaracağı öngörülmektedir. 2018 yılında 22,1 milyon ton demir-çelik ürünü ihracatı yapılarak, ülkemize 17.7 milyar dolar gelir sağlanmıştır. 37,3 milyon ton sıvı çelik üretilerek %71,9 seviyesinde kapasite kullanım oranına ulaşılmıştır. 51,8 milyon tonluk ham çelik kapasitesinin 39,4 milyon tonu hurdadan, 12,4 milyon tonu ise demir cevherinden üretim yapan tesislere aittir.
Kaynak: Kolay İhracat Platformu / https://www.kolayihracat.gov.tr/sektorler/demir-celik-ve-demir-disi-metaller
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.