Çernobil Faciası

Beyaz Rusya sınırına yakın, Ukrayna’nın kuzeyinde Kiev iline bağlı şehir. 1986’da Çernobil reaktör kazası nedeni ile boşaltılmıştır. Atmosferdeki radyasyon seviyesi, zaman içerisinde azalmıştır.
Çernobil’de günümüzde yaklaşık 3000 kişi çalışmaktadır. Çalışanlar 15’er günlük vardiyalar halinde çalışmakta, 15 gün boyunca çalışan 3000 kişinin yerini, sonraki 15 gün için 3000 kişilik diğer bir grup almaktadır. Bu önlem, çalışanların radyasyondan etkilenme miktarını en aza indirmek için alınmıştır.

26 Nisan 1986 tarihinde Ukrayna Pripyat şehrinin 14.5 km. kuzeybatısında bulunan Çernobil şehrinde konuşlu olan Çernobil Nükleer Santrali’nde yapılan bir deney esnasında meydana gelen nükleer kaza felaketidir. Nükleer Santralde meydana gelen patlama ve yangın sonrasında SSCB’ ye, Avrupa’ ya ve Türkiye’ye büyük miktarda radyasyon yayıldığı tespit edilmiştir.

Kaza Uluslararası Nükleer Olay Ölçeğine göre bugüne kadar meydana gelmiş en büyük nükleer kazadır. Çernobil felaketi, Uluslararası Nükleer Olay Ölçeğinde en yüksek sınıflandırma oranı olan 7 ile ölçeklendirilmiştir. Bu sınıfta ölçeklendirilen yalnızca iki nükleer felaket bulunmaktadır. Bunlardan birisi Çernobil felaketi, diğeri ise 2011 yılında meydana gelen Fukushima Daiichi nükleer felaketidir. Felaket maliyeti ve kayıpları açısından tarihin en kötü iki nükleer felaketinden birisidir. Sonuç olarak 500.000’den fazla işçi nükleer faciaya müdahalede bulunmuş ve bu nedenle radyasyona binlerce işci maruz kalmış. Tahmini olarak yapılan masraf ise 18 milyar ruble (18 milyar ABD doları) olmuştur. Meydana gelen kaza esnasında 31 kişi ölmüştür fakat çok büyük bir alana yayılan radyasyon neticesine uzun vadede sonuçlarının daha ağır olduğu değerlendirilmektedir.

1997’de Rusya’nın Mir Uzay İstasyonundan alınan Çernobil görüntüsü.

Genel bakış

Afet 26 Nisan 1986 Cumartesi günü 4 numaralı reaktörde yapılan sistem testi esnasında başlamıştır. Çernobil Nükleer Santrali Pripyat kenti, Beyaz Rusya idari sınırı ile Dinyeper Nehri yakınlarında bulunuyordu. Test esnasında ani ve beklenmedik bir güç dalgalanması fark edilerek acil durum butonuna basılmıştı fakat güç çıkışı daha fazla büyüyerek son noktaya ulaştığında buhar basıncı bir dizi tepkimeye neden oldu. Tüm bu olaylar nötron moderatör ile hava arasındaki grafitin birleşmesine neden oldu ve reaktör tutuştu. Tutuşma ile çıkan yangın atmosfere yükseldi. Böylece Pripyat başta olmak üzere geniş bir coğrafyaya yüksek derecede nükleer serpinti bulutu yayıldı. Serpinti bulutu Sovyetler Birliği’nin batısı ile buradan Avrupa’ya ve Karadeniz üzerinden Türkiye’ye sürüklendi. 1986 yılından 2000 yılına kadar Beyaz Rusya, Rusya ve Ukrayna’da ciddi olarak kirlenmiş bölgelerden toplam 350.400 kişi tahliye edildi. Rusya’nın resmî verilerine göre oluşan radyoaktif serpintiden en çok etkilenen yer %60 ile Beyaz Rusya oldu. Çernobil kazasının ardından Rusya, Beyaz Rusya ve Ukrayna sürekli olarak yaptığı dezenfekte işlemleri ile sağlık işlemlerinde yüklü derecede ücret ödedi.

Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu tarafından hazırlanan bir raporda kazanın çevresel sonuçları incelenmiştir. UNSCEAR raporuna göre ise 2008 yılına kadar kazadan yüksek dozda radyasyona maruz kalan 4000 kişiden 64’ünün radyasyon sonucu öldüğü doğrulanmıştır. Oluşturulan Çernobil Forumunda 200.000 acil müdahalede çalışan işçi, 116.000 kurtarılmış kişi ve kirlenmiş alanlardan tahliye edilen 270.000 kişinin bilgileri derlenmiştir. Akut radyasyon sendromuna bağlı olarak kazadan kısa süre sonra ölen 50 acil müdahale işçisinin ölümleri ile radyasyona bağlı olarak tiroid kanseri ve radyasyona bağla kanserden dolayı ölenler birleştirildiğinde, ölenlerin sayısı 3940 olmuştur. Bunlardan tahmini olarak dokuzu çocuktur ve lösemi nedeniyle ölmüşlerdir.[6]

2006 yılında hakemli bir dergi olan International Journal of Cancer isimli dergide Çernobil Forumu çalışmasının sonuçları farklı bir metodoloji ile takip edilmiş ve kanser nedeniyle öldüğü belirtilen ve kansere yakalanan kişilerde, sağ kalım oranları da dâhil edilerek herhangi bir tartışma ortamı oluşturulmasına imkan vermeyecek şekilde inceleme yapılmıştır. Bu çalışmada kaza nedeniyle tahminen 4.000 kişinin öldüğü açıklanmıştır.[7]

Tahmini olarak Avrupa’da tiroid kanserine yakalanan 1.000 vakâ ve diğer kanserlere yakalanan 4.000 vakâya Çernobil kazasının neden olmuş olabileceği düşünülmektedir ve bu miktarlar kazadan günümüze kadar yaşanan kanser vakâlarının %0,01’ini temsil etmektedir. Modellemeler sonucunda 2065 yılına kadar radyasyona maruz kalmış 16.000 kişinin tiroid kanseri, 25.000 kişinin ise diğer kanserlere yakalanması beklenebilir. Diğer şekillerde kansere yakalanma oranları ise bu tarihe kadar birkaç yüz milyon olacaktır.

Union of Concerned Scientists isimli kâr amacı gütmeyen örgüt, doğrusal olmayan eşik modeline göre yapılan değerlendirmelerde sıfıra yakın radyasyon oranının eklenmediğini, bu nedenle daha geniş bir coğrafyanın da sonuçlara dâhil edildiğinde kaza nedeniyle 50.000’den fazla kişinin kansere yakalanacağını ve bunların 25.000’inin öleceğini tahmin ettiklerini açıkladı. Avrupa Yeşiller Partisi ise 2006 yılında yaptırdığı TORCH raporunda kansere yakalanan kişi miktarının 60.000 olacağını ve 30.000’inin kanser nedeniyle öleceğini öngördüğünü belirtti. Greenpeace ise 200.000’den fazla kişinin kaza nedeniyle kansere yakalanacağını açıkladı.

Kaza ile ilgili olarak Sovyetler Birliği yönetimi, Sovyet nükleer güç endüstrisi ve prosedürleri hakkında ketum olmakla suçlandı. 1980’lerde başlatılan Glasnost isimli SSCB’nin şeffaflık politikasına rağmen, hükûmetin Çernobil faciasını gizli tutmaya çalışması ve kaza ile ilgili olarak hızlı kararlar almayarak, bu konuda sessiz kalması SSCB’nin yıkılmasına yol açan reformların başlatılmasına yol açtı.

Çernobil reaktör kazasının Türkiye üzerindeki etkileri,

Çernobil reaktör kazası nedeniyle, Türkiye’de kamu sağlığı, çevre ve ekonomi üzerinde gözlemlenen etkilerdir.

Çernobil nükleer reaktöründeki patlama sonucunda çevre ülkelere yayılan radyoaktif parçacıkların büyüklüğü ve etkileri üzerine kazanın üzerinden geçen yıllarda ciddi bilimsel araştırmaların yapılmamış ve radyasyon seviyesini gösteren sayısal değerlerin açıklanmamış olması, patlamanın hemen sonrasında Türkiye üzerindeki etkilerle ilgili yeterli veriye ulaşmayı imkânsızlaştırmıştır. Ancak Çernobil kazasının Avrupa üzerindeki etkilerini gösteren harita ve çizelgeler, radyoaktif serpintinin çok geniş bir alanda yayıldığı ve Avrupa’daki pek çok ülkeyi doğrudan etkilediğini gösterdiği gibi; ülkedeki kanser vakalarının artışının nedeninin Çernobil kazası olduğuna ilişkin kuşkular hâlâ devam etmektedir.

Türk Tabipler Birliği’nin ilk baskısı Nisan 2006’da yapılan “Çernobil Nükleer Kazası Sonrası Türkiye’de Kanser” başlıklı raporunda, Çernobil nükleer reaktör kazası ile Karadeniz bölgesindeki kanser vakaları arasındaki ilişkinin araştırılması sonuçları kamuoyuna sunulmuştur. Raporda Çernobil’deki patlama sonrasında oluşan radyoaktif bulutların 3 Mayıs 1986 Cumartesi günü Marmara’ya, 4-5 Mayıs günleri Batı Karadeniz’e, 6 Mayıs günü Çankırı üzerinden Sivas’a, 7-9 Mayıs tarihlerinde Trabzon-Hopa’ya ulaştığı, 10 gün sonra da tüm Türkiye’ye radyoaktif parçacıkların yayıldığı belirtilmekte; çalışma sonucunda, Hopa’da kanser görülme sıklığı ile kanser nedeniyle ölümlerin, Türkiye’nin diğer coğrafi alanlarına göre daha fazla görülmesi olasılığının, araştırılmaya değer bir durum olduğunun ortaya çıktığı ifade edilmektedir. Rapor, elde edilebilen veriler ışığında, bölgede Çernobil nükleer kazası ile gerek kanser olgu sayıları, gerekse kanserden ölümlerle ilgili kanıta dayalı nedensel bir bağlantı kurmanın olanaklı görünmekte olduğunu kabul ederek, bu konuda kesin sonuca varmak için daha ayrıntılı araştırmalar yapılması gerekliliğini vurgulamaktadır

 


Kaynak: Vikipedia
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


 

Önceki İçerikTIR karnesi hamili araç şoförünün işlediği suçtan neden sorumludur?
Sonraki İçerikİsrailli bilim adamları üç boyutlu yazıcı ile kalp üretti

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz