Ana Sayfa TTK Adi Ortaklıklar Tür Değişikliği Yapabilir Mi?

    Adi Ortaklıklar Tür Değişikliği Yapabilir Mi?

    28
    0

    6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 180 ila 190 ıncı maddeleri arasında tür değişikliğine ilişkin düzenlemelere yer verilmiş olup, sermaye ve şahıs şirketleri ile kooperatiflerin tür değiştirmeye tabi olduğu hüküm altına alınmak suretiyle Kanun’da tür değişiklikleri sınırlı şekilde sayılmıştır. Buna ilaveten, anılan Kanunun 194 üncü maddesinin ikinci fıkrasında ise; bir ticari işletmenin bir ticaret şirketine dönüşebileceği ve Kanun’un tür değişikliğine ilişkin 182 ila 193 üncü maddelerinin kıyasen uygulanacağı belirtilmiştir.

    Bu itibarla, anılan Kanun’da adi ortaklıkların tür değişikliği yapabileceğine ilişkin bir hükme yer verilmemiştir.

    Öte yandan; 01/04/2009 tarihli ve 27187 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2009/2 sayılı “Ticaret Şirketlerinin Tüzel Kişiliği Bulunmayan Bir Ortaklık Yapısı İle İşlettikleri Ticari İşletmelerin Ticaret Sicillerine Tescili Hakkında Tebliğ”in 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre, tüzel kişiliği haiz ticaret şirketlerinin müştereken belli bir amacı gerçekleştirmek ve kâr elde etmek için kurdukları ve müştereken yönettikleri tüzel kişiliği bulunmayan ortaklıklar aracılığıyla işletilen ticarî işletmelerin talep edilmesi hâlinde ticaret siciline tescili mümkün bulunmaktadır. Mezkûr maddenin ikinci fıkrasında ise, bu şekilde ticaret siciline tescili istenilen tüzel kişiliği olmayan ortaklıklar aracılığıyla işletilen ticarî işletmelerin, ticaret siciline tescilinin istenebilmesi için söz konusu ortaklığa ilişkin sözleşmenin yazılı olarak hazırlanması ve notere onaylatılmasının zorunlu olduğu hüküm altına alınmıştır.

    Bu itibarla; adi ortaklığın ticari işletme sayılmaması, ticaret sicilinde tescil edilememesi ve anılan Kanun’un tür değişikliğine ilişkin bölümünde adi ortaklığa yer verilmemesi hususları dikkate alındığında, adi ortaklığın bir ticaret şirketine dönüşebilmesinin mümkün olmadığı ancak anılan Tebliğ hükümleri çerçevesinde ticaret şirketlerinin tüzel kişiliği bulunmayan bir ortaklık yapısı ile işlettikleri ticari işletmelerin tür değişikliği yoluyla ticaret şirketine tür değiştirebileceği değerlendirilmektedir.

    ————-

    İş ortaklığının yeni kurulacak olan anonim şirkete devir edilmesi sırasındaki işlemlerin harçtan ve düzenlenecek kağıtların damga vergisinden istisna olup olmayacağı hak. 

    ———–

    T.C.

    GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

    ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

    (Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)

    Sayı: 90792880-155.13.04.01[2015/4041]-405748

    Tarih: 30.11.2016

    Konu: …

    İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden, …  Vergi Dairesi Müdürlüğünün … vergi kimlik numarası ile kayıtlı mükellefi olarak faaliyet gösteren iş ortaklığınızın yeni kurulacak olan anonim şirkete devir edileceğinden bahisle söz konusu devir işlemi esnasında yapılacak işlemlerin harçtan ve düzenlenecek kağıtların damga vergisinden istisna olup olmayacağı hususunda görüş talep edildiği anlaşılmıştır.

    A- KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:

    5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesinde;

    “(1) Bu Kanunun uygulanmasında aşağıdaki şartlar dahilinde gerçekleşen birleşmeler devir hükmündedir:

    a) Birleşme sonucunda infisah eden kurum ile birleşilen kurumun kanunî veya iş merkezlerinin Türkiye’de bulunması.

    b) Münfesih kurumun devir tarihindeki bilânço değerlerinin, birleşilen kurum tarafından bir bütün halinde devralınması ve aynen bilânçosuna geçirilmesi.

    (2) Kurumların yukarıdaki şartlar dahilinde tür değiştirmeleri de devir hükmündedir.”

    hükmüne yer verilmiştir.

    Aynı Kanunun, “Devir, Bölünme ve Hisse Değişimi Hallerinde Vergilendirme” başlıklı 20 nci maddesinde de;

    “(1) Devirlerde, aşağıdaki şartlara uyulduğu takdirde, münfesih kurumun sadece devir tarihine kadar elde ettiği kazançlar vergilendirilir; birleşmeden doğan kârlar ise hesaplanmaz ve vergilendirilmez:

    a) Şirket yetkili kurulunun devre ilişkin kararının Ticaret Sicilinde tescil edildiği tarih,devir tarihidir. Münfesih kurum ile birleşilen kurum;

    1) Devir tarihi itibarıyla hazırlayacakları ve müştereken imzalayacakları münfesih kuruma ait kurumlar vergisi beyannamesi ile,

    2) Devir işleminin hesap döneminin kapandığı aydan kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği ayın sonuna kadar geçen süre içerisinde yapılması halinde, münfesih kurumun önceki hesap dönemine ilişkin olarak hazırlayacakları ve müştereken imzalayacakları münfesih kuruma ait kurumlar vergisi beyannamesini, birleşmenin Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği tarihten itibaren otuz gün içinde münfesih kurumun bağlı bulunduğu vergi dairesine verirler.

    b) Birleşilen kurum, münfesih kurumun tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini yerine getireceğini münfesih kurumun birleşme sebebiyle verilecek olan kurumlar vergisi beyannamesinin ekinde vereceği bir taahhütname ile taahhüt eder. Mahallin en büyük mal memuru, bu hususta birleşilen kurumdan ayrıca teminat isteyebilir
    …”

    hükmü yer almıştır.

    1 seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “19” ve “20” numaralı bölümlerinde konu ile ilgili ayrıntılı açıklamalara yer verilmiştir.

    Bu hüküm ve açıklamalara göre, iş ortaklığı olarak kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan ortaklığınızın devir tarihindeki bilânço değerlerinin, kurulacak anonim şirket tarafından bir bütün halinde devralınması ve aynen bilânçosuna geçirilmesi kaydıyla söz konusu devir işlemi Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesi kapsamında gerçekleştirilen bir devir işlemi olarak kabul edilecek ve anılan Kanunun 20 nci maddesinde belirtilen şartlara uyulduğu takdirde, devir nedeniyle doğan kârlar hesaplanmayacak ve vergilendirilmeyecektir.

    B-DAMGA VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:

    488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kâğıtların damga vergisine tabi olduğu; 9 uncu maddesinde, bu Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kâğıtların damga vergisinden müstesna olduğu, Kanuna ekli (2) sayılı tablonun “IV -Ticari ve medeni işlerle ilgili kâğıtlar” başlıklı bölümünün (17) numaralı fıkrasında ise, Kurumlar Vergisi Kanununa göre yapılan birleşme, devir ve bölünmeler nedeniyle düzenlenen kâğıtların damga vergisinden müstesna olduğu hükme bağlanmıştır.

    Buna göre, devir hükmündeki söz konusu nev’i değişikliği işleminin 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesindeki şartları taşıması halinde, nev’i değişikliği işlemine ilişkin olarak düzenlenen kağıtların, 488 sayılı Damga Vergisi Kanununa ekli (2) sayılı tablonun IV/17 fıkrası hükmüne göre damga vergisinden istisna tutulması mümkün bulunmaktadır.

    C-HARÇLAR KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:

    492 sayılı Kanunun 123 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında “Anonim, eshamlı komandit ve limited şirketlerin kuruluş, sermaye artırımı, birleşme, devir, bölünme ve nev’i değişiklikleri nedeniyle yapılacak işlemler ile Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri (Bu kooperatifler ile Kredi Garanti Fonu İşletme ve Araştırma Anonim Şirketi tarafından bankalardan kullandırılacak krediler için verilecek kefaletler dahil) bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilere, bunların teminatlarına ve geri ödenmelerine ilişkin işlemler (yargı harçları hariç) bu Kanunda yazılı harçlardan müstesnadır.” hükmü yer almaktadır.

    Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 184 üncü maddesinde, “Tür değiştirmede, yeni türün kuruluşuna ilişkin hükümler uygulanır; ancak, sermaye şirketlerinde ortakların asgari sayısına ve ayni sermaye konulmasına ilişkin hükümler uygulanmaz.” hükmü yer almaktadır.

    Buna göre, adi ortaklığın (iş ortaklığının) nev’i değiştirmesi işleminin yeni bir anonim, eshamlı komandit veya limited şirket kurulmasına ilişkin işlem olarak değerlendirilmesi durumunda, 6102 sayılı Kanunda öngörülen şartları taşıması kaydıyla nevi değişikliği suretiyle yeni anonim şirketin kurulmasına ilişkin işlemlerin 492 sayılı Kanunda yazılı harçlardan müstesna tutulması gerekmektedir.

    ..


    Kaynak: Ticaret.gov.tr, GİB Özelge
    Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


    Önceki İçerikOto galerileri ticari araç alım satımında yüzde kaç KDV hesaplayacak?
    Sonraki İçerikBir şahıs hem serbest meslek hem de ticari kazanç mükellefiyeti açabilir mi?

    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz