Ana Sayfa Vergi Grup Şirketlerinde Hizmet Yansıtma İşlemleri ve KDV Uygulaması

    Grup Şirketlerinde Hizmet Yansıtma İşlemleri ve KDV Uygulaması

    3
    0

    ÖZET

    Grup Şirketlerinde Hizmet Yansıtma İşlemleri ve KDV Tevkifatı

    Grup şirketleri arasındaki ortak hizmet ve maliyet paylaşımı, hem Kurumlar Vergisi Kanunu hem de Katma Değer Vergisi (KDV) Kanunu açısından çeşitli düzenlemelere tabi tutulmuştur. Özellikle, personel maliyeti ve ortak giderlerin yansıtılmasında uyulması gereken kurallar işletmeler için kritik öneme sahiptir. İşte bu konuyla ilgili dikkat edilmesi gerekenlerden bazıları:


    1. Kurumlar Vergisi Kanunu Yönünden Değerlendirme

    Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 13. maddesi uyarınca, grup şirketleri arasındaki işlemler transfer fiyatlandırması kapsamında değerlendirilir. Bu düzenleme, ilişkili kişiler arasında gerçekleştirilen mal ve hizmet alım satımlarında emsallere uygunluk ilkesine uyulmasını zorunlu kılar.

    • Emsallere Uygunluk İlkesi: Grup şirketleri arasında yapılan işlemlerde, piyasa koşullarına uygun fiyatlandırma yapılması gerekir. İşlemler, aralarında ilişki bulunmayan bağımsız taraflar arasındaki fiyatlarla karşılaştırılarak değerlendirilmelidir.
    • Elektrik, Su ve Doğalgaz Giderleri Paylaşımı: İlişkili taraflar arasındaki elektrik, su ve doğalgaz gibi giderlerin kullanım oranına göre faturalandırılması durumunda, bu işlemler de emsal bedel esas alınarak gerçekleştirilmelidir.
    • Ortak İşgücü Kullanımı: Grup şirketleri arasında ortak personel kullanımı nedeniyle doğan maliyetlerin yansıtılmasında, herhangi bir kâr marjı eklenmeden yapılan yansıtmalar bile emsallere uygunluk ilkesi kapsamında değerlendirilir. Yansıtmaların, gerçek maliyetler ve piyasa koşulları dikkate alınarak yapılması zorunludur.

    2. KDV Kanunu Yönünden Değerlendirme

    3065 sayılı KDV Kanunu’na göre, Türkiye’de gerçekleştirilen tüm teslim ve hizmetler KDV’ye tabidir. Grup şirketleri arasındaki hizmetlerin KDV açısından değerlendirilmesi şu şekilde yapılır:

    • Personel Maliyeti Yansıtma İşlemleri: Grup şirketleriniz arasında ortak işgücü kullanımına ilişkin yapılan maliyet yansıtma işlemleri, KDV’ye tabi bir hizmet olarak değerlendirilir. Ancak, bu işlemler işgücü temin hizmeti kapsamında olmadığından, KDV tevkifatına tabi değildir.
    • KDV Oranı: Hizmet yansıtma işlemlerinde uygulanan KDV oranı, genel esaslara göre belirlenir. Hizmet bedellerinin doğru bir şekilde KDV matrahına dahil edilmesi önemlidir. Hali hazırda uygulanan genel KDV oranı %20’dir.
    • Emsal Bedel Üzerinden KDV: Personel maliyetlerinin salt maliyet üzerinden değil, emsal bedel dikkate alınarak hesaplanması gerekir. Ayrıca, hizmetin sunumuna ilişkin KDV’nin doğru oranlarda hesaplanarak faturalandırılması zorunludur.
    • Ortak Giderlerin Paylaşımı: Elektrik, su, doğalgaz gibi giderlerin kullanım miktarına göre yansıtılması durumunda, bu giderlerin tabi olduğu KDV oranına uygun şekilde hesaplama yapılmalıdır.

    3. Pratik Uygulama Önerileri

    Grup şirketleriniz arasındaki işlemlerde maliyet paylaşımı ve personel yansıtma süreçlerinde şu noktalara dikkat etmelisiniz:

    1. Sözleşme ve Fatura Düzeni: Tüm işlemler, açık bir hizmet sözleşmesi ile düzenlenmeli ve faturalandırma bu çerçevede yapılmalıdır.
    2. Emsal Araştırması: Fiyatlandırmanın emsal bedellerle uyumlu olduğundan emin olun. Bunun için piyasa koşullarına uygun analizler yapılabilir.
    3. KDV Hesaplaması: Tüm gider ve hizmet yansıtma işlemlerinde KDV oranlarının doğru şekilde uygulandığından emin olun.
    4. Muhasebe Uyumluğu: Faturaların, muhasebe ve vergi mevzuatına uygun olarak kayıtlara alınması sağlanmalıdır.

    ***

    ÖRNEK ÖZELGE

    T.C.

    GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

    Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı

    Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü

       
    Sayı:64597866-130[9]-E.2419319.10.2020
    Konu:Grup firmasından temin edilecek ve alınacak hizmetler nedeniyle katma değer vergisi tevkifatı yapılıp yapılmayacağı. 
    İlgi:a) 12/12/2019 tarihli özelge talep formunuz.b) 16/12/2019 tarihli ek dilekçeniz.

    İlgide kayıtlı özelge talep formu ve eklerinin incelenmesinden;

    -.. grup olarak Türkiye’de üç ayrı tüzel kişiliğe sahip şirketlerinizin bulunduğu, grup şirketlerinize ait ortak işlemler için ayrı departmanların ve yöneticilerin bulunmaması nedeniyle tek bir departman üzerinden işlemlerin yürütüldüğü,

    -… Ltd. Şti. ile … Fabrikaları A.Ş. arasındaki ortak masrafların paylaşılmasına ilişkin hizmet sözleşmesi düzenlendiği, elektrik, su, doğalgaz masraflarının da kullanımına göre diğer grup şirketine fatura edildiği,

    -Aynı gruba bağlı iki şirkette ilave maliyete katlanılmasını önlemek ve ilave personel alımının önüne geçmek amacıyla grup şirketleriniz arasında ortak işgücü kullanımı gerçekleştirildiği ve söz konusu ortak personellerin diğer grup şirketleriniz için hizmet verdiği sürelere isabet eden ücretlerin ilgili grup şirketine kar marjı olmadan yansıtıldığı

    belirtilerek, herhangi bir kar marjı ilave edilmeden yapılan personel maliyeti yansıtma işleminin katma değer vergisinin (KDV) konusuna girip girmediği, bu işlemin KDV’ye konu olması halinde ise KDV tevkifatına tabi olup olmadığı hususundaki Başkanlığımız görüşünün talep edildiği anlaşılmaktadır.

    KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

    Kurumlar Vergisi Kanununun 13 üncü maddesinin; birinci fıkrasında; kurumların, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit ettikleri bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunmaları durumunda, kazancın tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış sayılacağı; alım, satım, imalat ve inşaat işlemleri, kiralama ve kiraya verme işlemleri, ödünç para alınması ve verilmesi, ikramiye, ücret ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemlerin her hal ve şartta mal veya hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirileceği, ikinci fıkrasında; ilişkili kişinin kurumların kendi ortakları, kurumların veya ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek kişi veya kurum ile idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunduğu ya da nüfuzu altında bulundurduğu gerçek kişi veya kurumları ifade ettiği, ilişkinin doğrudan veya dolaylı olarak ortaklık kanalıyla oluştuğu durumların örtülü kazanç dağıtımı kapsamında sayılması için en az %10 oranında ortaklık, oy veya kâr payı hakkının olması şartı arandığı, ortaklık ilişkisi olmadan doğrudan veya dolaylı olarak en az %10 oranında oy veya kâr payı hakkının olduğu durumlarda da tarafların ilişkili kişi sayıldığı, ilişkili kişiler açısından bu oranların topluca dikkate alınacağı, üçüncü fıkrasında; emsallere uygunluk ilkesinin, ilişkili kişilerle yapılan mal veya hizmet alım ya da satımında uygulanan fiyat veya bedelin, aralarında böyle bir ilişkinin bulunmaması durumunda oluşacak fiyat veya bedele uygun olmasını ifade ettiği, dördüncü fıkrasında; kurumların, ilişkili kişilerle yaptığı işlemlerde uygulayacağı fiyat veya bedelleri, bu fıkrada belirtilen yöntemlerden işlemin mahiyetine en uygun olanını kullanarak tespit edeceği, altıncı fıkrasında, tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazancın, Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarının uygulamasında, bu maddedeki şartların gerçekleştiği hesap döneminin son günü itibarıyla dağıtılmış kâr payı veya dar mükellefler için ana merkeze aktarılan tutar sayılacağı hükme bağlanmıştır.

    Anılan madde hükümlerinin uygulanmasına ilişkin usullerin düzenlendiği 27/11/2007 tarih ve 2007/12888 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında, bu düzenlemenin amacının, ilişkili kişilerle mal veya hizmet alım ya da satımında bulunan gerçek kişi ve kurumların gelirlerinin tam ve doğru olarak beyan edilmesini sağlamak ve transfer fiyatlandırması yoluyla vergi matrahının aşındırılmasına engel olmak olduğu belirtilmiştir.

    Konu ile ilgili ayrıntılı açıklamalar 1 seri no.lu Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Hakkında Genel Tebliğde yer almaktadır. Söz konusu Tebliğin “4- Emsallere Uygunluk İlkesi” başlıklı bölümünde,

    “…Emsallere uygun fiyat veya bedel, aralarında ilişkili kişi tanımına uygun herhangi bir ilişki olmayan kişilerin tamamen işlemin gerçekleştiği andaki koşullar altında oluşturduğu piyasa ya da pazar fiyatı olarak da adlandırılan tutardır. Bu fiyat veya bedel, işlem anında hiçbir etki olmaksızın objektif olarak belirlenen en uygun tutar olup, ilişkili kişilerle yapılan işlemlerde uygulanan fiyat veya bedelin bu tutar olması gerekmektedir.

    Aralarında ilişki bulunmayan gerçek kişi veya kurumlar arasındaki işlemlerde fiyat, piyasa koşullarına göre belirlendiğinden, ilişkili kişiler arasındaki işlemlerde de aynı koşullar geçerli olmalıdır. Dolayısıyla, taraflar arasındaki ilişkinin mal veya hizmet fiyatlandırmasına herhangi bir etkisi bulunmamalıdır.

    İlişkili kişiler arasındaki mal veya hizmet alım ya da satım işlemlerinde uygulanan fiyat veya bedelin piyasa fiyatını yansıtmaması durumunda, ilişkili kişiler arasındaki işlemlerde uygulanan bu fiyat veya bedelin emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit edildiği kabul edilecektir…” açıklaması yapılmıştır.

    Yine aynı Tebliğin “11- Grup İçi Hizmetler” başlıklı bölümünde grup içi hizmetlere ilişkin açıklamalara yer verilmiş ve grup içi hizmetin, ilişkili şirketler arasında gerçekleşen, genellikle ana şirketin bağlı şirketlerine veya aynı gruba bağlı şirketlerden birinin diğerlerine verdiği hizmetleri ifade ettiği ve bu hizmetlerin tüm grup için yönetim, koordinasyon ve kontrol işlevlerinin sağlanmasını da içermekte olup bu tür hizmetleri sağlamanın maliyetinin, ana şirket, bu amaç için görevlendirilen bir grup üyesi veya diğer bir grup üyesi (grup hizmet merkezi) tarafından üstlenilebildiği belirtilmiştir. Ayrıca, grup içi hizmetlerle ilgili olarak; hizmetin fiilen sağlanıp sağlanmadığı, hizmeti alan şirket/şirketlerin söz konusu hizmete ihtiyacı olup olmadığı ve hizmetin alınmış olması halinde hizmet bedelinin emsallere uygunluk ilkesine uygun olup olmadığının belirlenmesi gerektiği açıklanmıştır.

    Özelge talep formunuz, ek dilekçeniz ve eki hizmet sözleşmesinde belirtilen hususlar incelendiğinde, transfer fiyatlandırmasına konu iki işlemin bulunduğu tespit edilmiştir. Bu işlemlerden biri; elektrik, su, doğalgaz masraflarının karşılıklı olarak ilişkili şirketler arasında aynen yansıtılması; diğer işlem ise ortak personellerin ilgili şirket için hizmet verdiği sürelere isabet eden ücretlerinin ilgili şirkete fatura edilmek suretiyle yansıtılmasıdır. Bu kapsamda ilk işleminizin ilişkisiz taraflardan sağlanan hizmetlerin hizmetten fayda sağlayan tarafa doğrudan yansıtılması şeklinde gerçekleştiği anlaşılmaktadır.

    Diğer işleminiz ile ilgili olarak; şirketiniz ile grup şirketiniz arasında gerçekleşen ortak işgücü kullanımı sonucu söz konusu ortak personellerin ilgili şirkete hizmet vermesi işlemi ilişkili kişiler arasında gerçekleşen bir işlem olup bu işleme ilişkin bedelin emsallere uygun olması gerekmektedir. Emsallere uygun bedelin tespitinde Kanunun 13 üncü madde hükmü ile anılan Tebliğde açıklanan yöntemlerden, işlemin mahiyetine en uygun olanının kullanılacağı tabiidir.

    KDV KANUNU YÖNÜNDEN

    3065 sayılı KDV Kanununun;

    – 1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

    – 9 uncu maddesinde, vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla vergiye tabi işlemlere taraf olanları vergi alacağının ödenmesinden sorumlu tutma konusunda Bakanlığımızın yetkili olduğu,

    – 27/2 nci maddesinde, bedelin emsal bedeline veya emsal ücretine göre açık bir şekilde düşük olduğu ve bu düşüklüğün mükellefçe haklı bir sebeple açıklanamadığı hallerde matrah olarak emsal bedeli veya emsal ücretinin esas alınacağı

    hüküm altına alınmıştır.

    Bu yetkiye dayanılarak yayımlanan KDV Genel Uygulama Tebliğinin “İşgücü Temin Hizmetleri” başlıklı (I/C-2.1.3.2.5.) bölümünde; Tebliğin (I/C-2.1.3.1/a ve b) bölümünde sayılanlara, faaliyetlerinin yürütülmesi ile ilgili işlemlerde kullanacakları işgücünün sağlanması şeklinde verilen hizmetlerde (işgücü temin hizmeti alımlarında) alıcılar tarafından (9/10) oranında KDV tevkifatı uygulanacağı belirtilmiştir.

    Buna göre, Şirketiniz tarafından grup şirketlerinize sunulan ortak işgücü kullanımına dair personel maliyeti yansıtma işlemleri, genel esaslar çerçevesinde KDV’ye tabi bulunmakta olup, personellerin verdiği söz konusu hizmetler grup şirketlerinizin sevk ve idaresinde yürütülmediğinden, İşgücü Temin Hizmeti kapsamında tevkifata tabi değildir. Diğer taraftan, söz konusu hizmet bedellerinin emsal bedele uygun olarak KDV’ye tabi tutulması gerekmekte olup, bu hizmetlerin sunumunda çalışan personelin ücretinden düşen paya göre (salt maliyet üzerinden) bedel hesaplanması uygun değildir.

    Öte yandan, elektrik, su, doğalgaz tüketimlerine ilişkin fatura bedellerinin kullanım miktarına göre bire bir paylaşılması halinde, hizmetten faydalanan grup şirketleriniz adına düzenlenen faturalarla ilgili bedellerin yansıtılmasında, asıl işlemin tabi olduğu oranda KDV hesaplanması gerekmektedir.

    ***

    TAVSİYE EDİLEN İLAVE İÇERİK


    Kaynak: GİB Özelge Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


    Önceki İçerikİhraç kayıtlı olarak satın alınan malların bedeli dövizli olarak ödenebilir mi?

    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz