MÜKELLEFLERİN HAKLARI
1.1. Genel Haklar
Mükelleflerin genel kanunlara dayanarak vatandaşlıktan ileri gelen haklarıdır.
Dilekçe Hakkı ve Bilgi Edinme Hakkı ile İhbar ikramiyesi Talep Etme Hakkı
3071 sayılı Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun
4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu
1905 sayılı Kanuna göre İhbar ikramiyesi talep etme
hakkı
Kamu Denetçisine Başvurma Hakkı
TBMM’ye bağlı olan Kamu Denetçiliği idarenin işleyişiyle ilgili şikâyetleri inceler. (Anayasa Md. 74)
Dava Açma Hakkı
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu
Temsil Hakkı
Vergi ile ilgili işlemlerin mükelleflerin yanı sıra vekil ya da temsilci veya 3568 sayılı Kanunda sayılı meslek mensupları tarafından da yapılabilmesi
Eşit Muamele Görme Hakkı
Vergi kanunlarında uygulama birliğinin sağlanması (Anayasa Md. 10)
Mükellef Memnuniyeti
Adil, eşit ve saygılı hizmet alma hakkı (Anayasa Md. 10 ve 73 – 5018 sayılı Kanun Md. 36 – 4 sayılı
Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi Md. 134)
1.2. Özel Haklar (Vergi Kanunlarında Yer Alan Haklar)
Mükelleflerin vergi kanunlarının uygulanması sırasında karşılaştıkları özel durumlar ve işlemler ile ilgili olarak sahip oldukları haklardır.
1.2.1. Uzlaşma Hakkı
Uzlaşma, mükelleflerin ikmalen, re’sen ve idarece tarh edilecek/ edilen vergiler ve bunlara ilişkin kesilecek/kesilen vergi ziyaı cezaları
ile kanunen belirlenen tutarı geçen usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları konusunda yargı yoluna başvurmadan, vergi idaresi ile anlaşmak amacıyla başvurabilecekleri idari bir çözüm yoludur. Uzlaşma, tarhiyat öncesi ve tarhiyat sonrası uzlaşma olarak ikiye
ayrılır.
1.2.1.1. Tarhiyat öncesi uzlaşma
Haklarında vergi incelemesine başlanmış mükelleflerin, bu inceleme kapsamında kendilerine vergi tarh edilmeden ve vergi ziyaı cezası ile
kanunen belirlenen tutarı geçen usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezası kesilmeden önce kullanabilecekleri bir haktır.
1.2.1.2. Tarhiyat sonrası uzlaşma
İkmalen, re’sen ve idarece tarh edilen vergi ve bunlara ilişkin kesilen vergi ziyaı cezası ile kanunen belirlenen tutarı geçen usulsüzlük
ve özel usulsüzlük cezası konusunda mükelleflerin vergi idaresi ile anlaşmak amacıyla kullanabilecekleri bir haktır.
1.2.2. Pişmanlık Hakkı
Vergi Usul Kanununun 371 inci maddesinde düzenlenen “pişmanlık ve ıslah” müessesesi ile beyana dayanan vergilerde vergi kanunlarına
aykırı davranışları kendiliğinden bir dilekçe ile ilgili makamlara haber veren mükelleflere, söz konusu maddede bentler halinde sayılan
şartların sağlanması kaydıyla vergi kaybına bağlı suçlara ilişkin cezalardan (vergi ziyaı cezası ve kaçakçılık) kurtulma hakkı verilmiştir.
1.2.3. Düzeltme Talebi Hakkı
Mükellefler, vergilendirme işlemlerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden yazılı bir şekilde talep edebilirler. Bunların posta
ile taahhütlü olarak gönderilmesi caizdir. Söz konusu talebin vergi dairesince uygun bulunması halinde düzeltme işlemi yapılır. Uygun
görülmeyen hallerde ise durum mükellefe yazı ile tebliğ olunur.
Düzeltme talebini içeren dilekçeler, vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak 5 yıl içinde verilmelidir.
Vergi hatalarının düzeltilmesinde tutar olarak herhangi bir sınırlama getirilmemiştir.
1.2.4. Şikâyet Yolu ile Müracaat Hakkı
Vergi Usul Kanununun 124 üncü maddesi gereğince vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme
talepleri reddolunan mükellefler, şikâyet yolu ile Hazine ve Maliye Bakanlığına müracaat edebilirler. Bu kapsamda olan başvurular il
özel idare vergileri hakkında valiliğe, belediye vergileri hakkında ise belediyeye yapılır.
Şikâyet yoluyla düzeltme dilekçesini takiben 30 günlük süre içinde Bakanlığın cevap vermemesi halinde istek reddedilmiş sayılır. İdarenin
şikâyeti reddetmesi ya da 30 günlük süre içinde cevap vermemesi halinde talepleri reddolunanlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü
Kanunu gereği söz konusu idari eylemi/işlemi 30 gün içinde vergi mahkemeleri nezdinde dava konusu yapabilirler.
1.2.5. Kanun Yolundan Vazgeçme Hakkı
Vergi/ceza ihbarnamesine karşı süresinde açılan davalarda, verilen kararlara karşı (Danıştayın bozma kararı üzerine verilen kararlar
hariç), mükelleflerin, istinaf veya temyiz başvuru süresi içerisinde kanun yolundan vazgeçme hakkıdır. Bu durumda, İdarece de ihtilaflar
sürdürülmeyeceğinden, verilen yargı kararının niteliğine göre vergi ve/veya cezalar indirimli olarak tahakkuk etmektedir. Bu şekilde
tahakkuk eden vergilerin ve/veya cezaların vergiye ilişkin gecikme faiziyle süresinde ödenmesi hâlinde ayrıca indirim uygulanır.
1.2.6. Ödeme Emrine İtiraz Hakkı
Ödeme emrini alan borçlu; böyle bir borcunun olmadığı, borcunu kısmen ödediği, borcun zamanaşımına uğradığı, iddiasıyla tebliğ
tarihinden itibaren 15 gün içinde, borcun türüne göre; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu kapsamındaki borçlar için vergi mahkemesinde, diğer
borçlar için idare mahkemesinde dava açabilir.
1.2.7. Vergi Mahremiyeti Hakkı
Vergi ile ilgili gizlilik kavramı, Vergi Usul Kanununun 5 inci maddesinde sayılan istisnai haller dışında, vergi uygulamasında görev alan
memurların görevlerini ifa ederlerken mükelleflerin şahısları, ailevi durumları, servetleri, faaliyetleri ve faaliyet alanları, gelir durumları,
meslek sırları ve benzeri durumlarıyla ilgili olarak öğrendikleri bilgilerin açıklanmaması ve kendileri ile üçüncü kişilerin kullanımına
sunulmamasıdır.
1.2.8. Tecil-Taksitlendirme Hakkı
Tecil, amme borcunun ödeme vadesinin ertelenmesini ifade eder.
Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun (6183 sayılı Kanunun) 48 inci maddesinde; amme borcunun vadesinde ödenmesi
veya haczin tatbiki veyahut hacze tabi tutulmuş malların paraya çevrilmesi mükellefi çok zor duruma düşürecek ise amme borcunun
tecil edilebilme imkânı sunulmuştur.
Ayrıca, vergiye uyumlu mükelleflerin Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48/A maddesinde tanımlanan borçları da
bu maddede belirtilen şartları taşımak koşuluyla Hazine ve Maliye Bakanınca tecil olunabilir.
1.2.9. Bazı Hallerde Haczin Kaldırılması Hakkı
6183 sayılı Kanunun 74/A maddesi ile Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerince amme alacağına karşılık haczedilmiş olan mallar üzerindeki haczin, maddede sayılan şartların sağlanması halinde, kaldırılmasına imkân sağlanmaktadır.
Bu düzenleme, rızaen ödeme esasına dayalı olarak mahcuz mal üzerindeki Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerince
tatbik edilen hacizlerin kaldırılmasına imkân vermektedir. Mahcuz mal üzerinde Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı tahsil daireleri tarafından tatbik edilen hacizler dışında başkaca takyidat bulunması, borçlunun madde hükmünden yararlanmasına engel teşkil etmemektedir.
1.2.10. Vergi İncelemesi Sırasındaki Haklar
Vergi incelemesi sürecinde mükellefin haklarını şu şekilde sıralayabiliriz:
● Vergi inceleme elemanının kimliğini görme,
● İnceleme konusunu ve kapsamını öğrenme,
● İncelemenin mükellefin işyerinde yapılmasını isteme,
● Defter ve belgelerini ibraz etmek için ek süre isteme,
● İşyerinde yapılan incelemelerde resmi mesai saatleri dışında inceleme yapılmamasını isteme,
● İncelemenin işyerinin faaliyetini engellememesini isteme,
● İncelemenin her safhasında bilgi alabilme,
● İhtiyati haciz sebebine itiraz edebilme,
● Fiili envanterin yapılmasının gerektirdiği giderlerin kendisine ödenmesini isteme,
● El konulmuş defter ve vesikalardan faydalanma,
● Hakkında yapılan ihbarın doğru çıkmaması sonucunda muhbirin adını isteme,
● Süresi gelen beyannamelerini verebilmek için muhafaza altındaki defter ve belgelerini isteme,
● İnceleme sırasında temsilci bulundurma,
Vergi incelemesinin süresinde bitirilmemesinin nedenini öğrenme,
● Vergi inceleme tutanaklarına itiraz ve görüşlerinin yazılmasını isteme,
● Kayıtların işlenmesi için ek süre isteme,
● Kayıtlarını yeniden tasdik ettireceği bir deftere veya iade edilen defterine işleme,
● Vergi incelemesinin bittiğine ilişkin resmi bir yazıyı isteme,
● İnceleme sırasında ve sonrasında vergi mahremiyetinin sağlanmasını/korunmasını isteme,
● Tutanaktan bir nüsha alma,
● Mükellefin Rapor Değerlendirme Komisyonunca dinlenme,
● Uzlaşma hakkı
1.2.11. Cezalarda İndirim Hakkı
Mükellef veya vergi sorumlusu;
● İkmalen, resen veya idarece tarh edilen vergiyi veya vergi farkını ve vergi ziyaı, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının
yarısını ihbarnamelerin tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde ilgili vergi dairesine başvurarak vadesinde ya da 6183
sayılı Kanunda belirtilen türden teminat göstererek vadenin bitmesinden itibaren üç ay içinde ödeyeceğini bildirirse kesilen
cezanın yarısı,
● Uzlaşmanın vaki olması durumunda, üzerinde uzlaşılan vergiyi veya vergi farkını ve vergi cezalarının %75’ini, 213 sayılı
Kanunun ek 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan ödeme süreleri içinde öderse üzerinde
uzlaşılan cezanın %25’i
indirilir.
Mükellef veya vergi sorumlusu ödeyeceğini bildirdiği vergi ve vergi cezasını yukarıda yazılı süre içinde ödemez veya dava konusu
yaparsa bu hükümden faydalandırılmaz.
Yukarıdaki hükümler vergi aslına tabi olmaksızın kesilen usulsüzlük cezaları hakkında da uygulanır.
1.2.12. Vergi Ödeme Hakkı ve Ödevi
Anayasa gereğince herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre vergi ödemekle yükümlüdür. Vergi borcu olanların bunu
ödeyerek vergi alacağını ortadan kaldırma ve yükümlülükten kurtulma hakkı vardır.
Vergi borcu, mükellefin bu bakımdan bağlı olduğu vergi dairesine, kanunlarında gösterilen süreler içinde ödenir.
Vergi ödeme sadece bir yükümlülük değil, aynı zamanda vatandaş olma ve sorgulama hakkıdır.
1.2.13. Özelge Talep Hakkı
Vergi mükelleflerinin, kendi vergi durumlarıyla ilgili ve vergi uygulamaları sırasında açık olmayan ve tereddüde düştükleri konular hakkında
Hazine ve Maliye Bakanlığından veya yetkili kıldığı makamlardan bilgi alma hakkı Vergi Usul Kanununda düzenlenmiştir. Buna göre,
yetkili makamlar kendilerinden yazı ile istenecek açıklamaları en kısa zamanda yazı (özelge/mukteza) veya sirküler ile yanıtlamak
zorundadır.
1.2.14. Mahsup ve İade Talep Hakkı
Mükellefler çeşitli vergi kanunlarında kabul edilmiş ve ikincil mevzuatta ayrıntılı olarak düzenlenmiş olan mahsup ve iade hakkına sahiptir.
Bu hakkın etkin kullanılabilmesi için Gelir İdaresi Başkanlığınca 2010 Ocak vergilendirme döneminden itibaren “KDV İadesi Risk Analiz
(KDVİRA) Sistemi”, 15/5/2014 tarihi itibariyle bunun tamamlayıcısı olan İade Takip Sistemi uygulamaya geçirilmiştir.
İade Takip Sistemi kısaca, iade mekanizmasının ilk adımı olan mükellefler tarafından elektronik ortamda iade talep dilekçelerinin
verilmesi (1/11/2013 tarihi itibariyle iade talep dilekçeleri elektronik ortamda alınmaya başlanmıştır) ile başlayıp mükellefe iadenin
yapılmasına kadar geçen süreçteki tüm aşamaların, gerek merkez birimler ve vergi dairesi gerekse de mükellefler tarafından on-line
olarak takibine imkân veren bir sistemdir.
Elektronik ortamda beyanname gönderme zorunluluğu olan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin iade taleplerini Gelir ve Kurumlar
Vergisi Standart İade Sistemini (GEKSİS) kullanmak suretiyle yapmaları gerekmektedir. Mükelleflerin elektronik ortamda gönderecekleri bilgi ve belgeler esas alınarak iadelere yönelik kontrol ve analizler elektronik ortamda yapılacak olup, Başkanlığımızca hazırlanan GEKSİS Kontrol Raporu iadeyi yapacak birime sunulacaktır. Mükellefler de oluşturulan GEKSİS Özet Raporuna İnternet Vergi Dairesi aracılığıyla ulaşabilirler.
1.2.15. Vergiye Uyumlu Mükelleflere Vergi İndirimi Hakkı
Ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar ile kurumlar vergisi mükelleflerinden (finans ve bankacılık
sektörlerinde faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans şirketleri ile emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları hariç olmak üzere),
belirtilen şartları taşıyanların yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5’i, ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirilir.
1.2.16. Karşılıklı Anlaşma Usulüne Başvuru Hakkı
Mükellefler, usulüne uygun yürürlüğe konulmuş bir çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması hükümlerine aykırı olarak vergilendirildiği veya
bu şekilde vergilendirileceğine ilişkin kuvvetli emareler bulunduğu iddiasıyla anlaşmanın “Karşılıklı Anlaşma Usulü” hükümlerine göre
Gelir İdaresi Başkanlığına başvurabilir. Çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması hükümlerine bağlı olarak bu başvuru, anlaşmaya taraf
diğer Akit Devlet yetkili makamları aracılığıyla da yapılabilir.
1.2.17. Peşin Fiyatlandırma Anlaşması Başvuru Hakkı
İlişkili kişilerle gerçekleştirdikleri mal veya hizmet alım ya da satım işlemlerinde uygulayacakları fiyat veya bedelin tespitine ilişkin
yöntem konusunda tereddüdü bulunan kurumlar vergisi mükellefleri peşin fiyatlandırma anlaşması talebi için Gelir İdaresi Başkanlığına
başvurabilir.
Kaynak: GİB Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.