Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Türkiye’deki Sığınmacılar için Mali Yardım Programı kapsamında 15 yerel yönetim için yaklaşık 5 milyar 800 milyon lira yatırım değerindeki 40 projeyi başlattıklarını belirtti.
Bakan Kurum, ATO Congresium’da düzenlenen “Avrupa Birliğinin Türkiye’deki Sığınmacılar İçin Mali Yardım Programı kapsamında İlbank ve Yerel Yönetimler Alt Finansman Anlaşması” imza töreninde yaptığı konuşmada, bu anlaşmayla 15 belediyenin yeni içme suyu, atık su, yağmur suyu ve katı atık projelerini başlatacaklarını söyledi.
Kurum, bütün dünyada şehirlerde yaşayan nüfus oranının artmaya devam ettiğini, bu oranın 2030’da yüzde 60’a, 2050’de ise yüzde 68’e ulaşacağının öngörüldüğünü ifade etti.
Türkiye’de 1950’lerden sonra yoğunlaşan göç hareketinin daha çok sanayileşmenin yoğun olduğu bölgelere doğru her yıl artan bir ivmeyle devam ettiğini, bunun da şehirlerde çevre kirliliğini ve altyapı sorunlarını beraberinde getirdiğini vurgulayan Kurum, Marmara Denizi’ndeki müsilaj sorunuyla mücadele ettiklerini ve seferberlik kapsamında Marmara Denizi’nin bugün daha iyi durumda olduğunu bildirdi.
Kurum, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’de şehircilikte yeni bir dönem başladığını belirtti. Son 19 yılda tüm illerde şehircilik adına birikmiş tüm sorunların kesin çözümü için tarihi adımlar attıklarını, her şehircilik projesinin merkezine çevreyi koyduklarını, çevreye saygılı şehirler ilkesiyle büyük yatırımlar gerçekleştirdiklerine dikkati çeken Kurum, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Akıllı şehir ve sıfır atık uygulamalarını yaygınlaştırdık. Ülkemizin her yerinde, enerji verimli, iklime duyarlı, yeşil bina teknolojilerinin yoğun kullanıldığı yeni yerleşim alanları kuruyoruz. Bu noktada İller Bankamızla, şehirlerimizde 50 yıllık, 100 yıllık planlamalarla, illerimizde, ilçelerimizde, köylerimizde binlerce altyapı projesini hayata geçiriyor, şehirlerimizi daha güçlü kılıyoruz. İller Bankamız, sahip olduğu 88 yıllık tecrübesiyle, belediyelerimizin yanında olmaya da devam ediyor. Belediyelerimizin kentsel dönüşüm, deprem dönüşümü gibi hayati projelerine destek sağlıyoruz. Belediyelerimizin, yenilenebilir enerji, ulaşım, akıllı şehir ve sıfır atık projelerinde finansal olarak yanlarında duruyoruz.”
Dünyanın hemen hemen tüm uluslararası kuruluşlarıyla danışmanlıktan teknoloji desteğine ve finansman kaynaklarının yönetimine kadar çevre ve şehircilik diplomasisini tüm unsurlarıyla başarıyla yönettiklerini vurgulayan Bakan Kurum, Avrupa Birliği, Dünya Bankası, Fransız Kalkınma Ajansı, İslam Kalkınma Bankası gibi çok sayıda kuruluşla sağladıkları iş birlikleri çerçevesinde, yerel yönetimlerin yeni projeler için ihtiyaç duydukları finansmanı temin ettiklerini söyledi.
3 milyar avro değerinde proje yürüten İller Bankasının, uluslararası finansal kaynaklar kullanarak, çevre ve şehircilik yatırımları kazandırdığını vurgulayan Kurum, şunları kaydetti:
“Bugün 20 milyon vatandaşımızı ilgilendiren çok önemli bir adımı yerel yönetimlerimizle birlikte atıyoruz. Atacağımız imzalarla, 15 belediyemiz için 5 milyar 800 milyon lira yatırım değerindeki 17 içme suyu, 18 atıksu, 1 yağmur suyu ve 4 katı atık projesi olmak üzere toplam 40 projemizi başlatıyoruz. 2,5 milyon Suriyeli misafirin de içerisinde bulunduğu 20 milyon kardeşimize, vatandaşımıza hizmet sunacak projeleri başlatıyoruz. Tüm bu projelerimiz için belediyelerimizle el ele vereceğiz ve 2 yıl içerisinde tamamlayacağız.”
Kurum, Türkiye’nin asırlar boyunca, din, dil, ırk ayrımı gözetmeksizin kendisine sığınanlara sahip çıktığını, savaş mağduru Suriyelilere de bu düşünceyle kucak açtıklarını ifade etti.
“Yerel yönetimlerimizin sorunlarını azaltma çabamızı sürdüreceğiz”
Bakan Kurum, “Şehirlerimizin altyapısını güçlendirmek ve ihtiyaçları gidermek adına 40 milyar doları aşan bir maliyeti üstlendik. Buna karşın, uluslararası kuruluşlardan aldığımız katkı, bu yükün devletler arasında adil paylaşımında yetersiz kalmıştır.” dedi.
Kurum, Avrupa Birliği ve uluslararası kuruluşların söz verdikleri fonları sağlamadığı sürece, bir ülkenin tek başına bu yükün altından kalkamayacağının altını çizerek, “İnsanlığın muhafazası ve mazlumlara yardım siyaset üstüdür, devletler üstüdür. Biz hep bu çağrıyı yineledik. Nitekim Avrupa Birliği, 2015 yılında mali yardım fonu üzerinden bu süreci desteklemeye karar verdi.” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’de 2,5 milyon Suriyeli için tasarlanan program kapsamında ilk aşamada 3 milyar avro kaynak öngörüldüğünü ve halen bu desteğin çok çeşitli alanlarda kullanılmaya devam ettiğini söyleyen Kurum, Suriyeli misafirlerin sayısının 4 milyona ulaştığını, ilave nüfusun şehirlerin üzerindeki etkisinin katlanarak arttığını anımsattı.
Kurum, Bakanlık olarak, bu insani krizden, şehirlerin en asgari düzeyde etkilenmesi için altyapı yatırımlarında sürekli yerel yönetimlerin yanında olduklarını bildirdi.
AB Sığınmacılar için Mali Yardım Fonu çerçevesinde, 2018 yılında ikinci 3 milyar avronun kullanılması kararı alındığını, bu kaynağın 380 milyon avroluk kısmının ise belediyelerin altyapı projeleri için ayrıldığını belirten Bakan Kurum, şunları kaydetti:
“Türkiye’deki Sığınmacılar Mali Yardım Programı (FRIT) kapsamında toplamda 555 milyon avro destekle, 15 yerel yönetimimiz için yaklaşık 5 milyar 800 milyon lira yatırım değerindeki 40 projeyi hayata geçiriyoruz. Bu kapsamda, Dünya Bankası aracılığıyla Adana, Kahramanmaraş, Kayseri, Konya ve Osmaniye’de yürütülecek 20 projeye toplam 275 milyon avro yani 2 milyar 900 milyon lira destek sağlayacağız. Ayrıca, Fransız Kalkınma Ajansı aracılığıyla da Adıyaman, Gaziantep, Hatay, Kilis, Malatya, Mardin, Mersin ve Şanlıurfa’da yürütülecek 20 projeye 278 milyon avro yani yaklaşık 2 milyar 900 milyon lira destek vereceğiz. İnşallah bu fonla, Suriyeli kardeşlerimizi misafir eden yerel yönetimlerimizin sorunlarını azaltma çabamızı sürdüreceğiz.”
3 milyon kişinin suya erişiminin iyileştirilmesi sağlanacak
İller Bankası (İLBANK) Genel Müdürü Yusuf Büyük, İLBANK’ın şehirlerin kalkınması adına en önemli desteği veren kurumlardan biri olduğunu, yerel yönetimlerin sürdürülebilir bir finans yapısına kavuşması için mevcut kaynakların en kısa sürede yatırıma dönüştürülerek, ülke ekonomisine büyük katkı sağladığını vurguladı.
Büyük, İLBANK’ın uluslararası proje portföyünü 3 milyar avronun üzerine çıkardığını belirterek, şehirlerin sadece çevresel altyapı sektöründeki ihtiyaçlarını değil, aynı zamanda ulaşım, yenilenebilir enerji, afetle mücadele ve sıfır atık sektörlerindeki ihtiyaçlarını da karşılayabilmek için çalışmaları devam ettirdiklerini söyledi.
Avrupa Birliğinin desteğiyle temin edilen 355 milyon avro hibeye, Dünya Bankası ve Fransız Kalkınma Ajansından temin ettikleri 198 milyon avro krediyle Blending modelini uygulayarak, belediye altyapı sektöründe 15 yerel yönetimine ait 5,8 milyar liralık projenin finansman çalışmalarını tamamladıklarını dile getiren Yusuf Büyük, projeye yönelik şu bilgileri aktardı:
“Proje kapsamında, 3 milyon kişinin suya erişiminin iyileştirilmesi, 4,5 milyon kişinin de iyileştirilmiş su arıtma hizmetlerinden faydalanması sağlanacaktır. 2,5 milyon kişi iyileştirilmiş katı atık hizmetlerine eriştirilecek, çevreye duyarlı projelerle altyapı güçlendirilerek, her yıl 22 milyon metreküp içme suyu tasarrufu sağlanacak ve 95 milyon metreküp atıksu arıtılacaktır. Bugün, FRIT kapsamındaki projelerin hayata geçmesi için, son aşama olan alt kredi ve alt hibe anlaşmalarını, yerel yönetimlerimizle imzalıyoruz. Yapım çalışmalarına yıl sonuna doğru başlanıp, iki yıl içerisinde tamamlanması planlanmaktadır. ”
Programda, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer- Landrut, Fransa’nın Ankara Büyükelçisi Herve Magro, Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Auguste Tano Kouame ve Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Fatma Şahin de birer konuşma yaptı.
Kaynak: T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.