Ana Sayfa SGK SGK’nın Rücu Alacaklarının 7326 Sayılı Kanun Kapsamında Yapılandırma İşlemleri Nasıl Yapılacak?

    SGK’nın Rücu Alacaklarının 7326 Sayılı Kanun Kapsamında Yapılandırma İşlemleri Nasıl Yapılacak?

    Mahkeme kararı ile kusur oranı belirlenmiş, ancak istinaf/temyiz aşamasında olduğu için henüz kararın kesinleşmemiş olduğu durumlarda yapılandırma talep edildiğinde; mahkeme kararının kesinleşmesiyle fark rücu alacağımızın oluşması halinde, bakiye tüm alacaklarımızın ayrıca ödeneceğine ilişkin taahhüt alınmak suretiyle, mahkeme kararı ile belirlenen kusur oranında yapılandırma talepleri kabul edilerek işlem tesis edilebilecektir.

    913
    0

    T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI
    Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

    GENELGE
    2021/20

    09.06.2021

    6- KURUMUMUZUN RÜCU ALACAKLARININ YAPILANDIRMA İŞLEMLERİ

    7326 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrası ile işverenlerin ve üçüncü şahısların 5510 sayılı Kanunun 14, 21, 23, 39 ve 76 ncı, 506 sayılı Kanunun mülga 10, 26, 27 ve 28 inci, 1479 sayılı Kanunun mülga 63 üncü, 5434 sayılı Kanunun mülga 129 uncu maddeleri gereğince Kurumumuza ödemekle yükümlü oldukları her türlü borçlarının yapılandırma kapsamında olduğu düzenlendiğinden, 7326 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasında hangi Kanun maddeleri kapsamındaki borçların yapılandırılabileceği sayma yolu ile tek tek belirtilmiş olduğundan ve fıkrada 506 sayılı Kanunun mülga 39 uncu maddesine yer verilmediğinden, bu borçlar yapılandırılmayacaktır.

    Bilindiği üzere, “Rücu Alacaklarının Takip ve Tahsili” konulu, 31/05/2021 tarihli ve 2021/19 sayılı Genelgenin “G. Genelgelerde Yapılan Değişiklikler Uyarınca Hukuk Servisleri Tarafından Yapılacak İşlemler” başlıklı maddesinde;

    “1) Sigortalılara veya hak sahiplerine bağlanan gelir ve aylıklar ile yapılan her türlü masrafların rücuan tazminine ilişkin Kurumun denetim ve kontrol ile yetkili görevlilerince ya da Bakanlık iş müfettişlerince soruşturulan olaylar hakkında tanzim olunan raporlarda veya kesinleşmiş mahkeme kararlarında belirlenen kusur oranları dikkate alınarak ilgili birimlerce MOSİP’e kişi borcu girişi yapılmak suretiyle idari takibe başlanması ve işveren/üçüncü kişilerden borç bildirim belgesi ile istenilmesi, ancak tahsilatın yapılamaması halinde belirlenen kusur oranları kapsamında Kurum alacağının yasal yollardan tahsili için hukuk servisine intikal ettirildiğinde;

    Açılan rücu davalarında karara esas alınan kusur bilirkişi raporlarında tespit edilen kusur oranlarının Kurumun denetim ve kontrol ile yetkili görevlilerince ya da Bakanlık iş müfettişlerince soruşturulan olaylar hakkında tanzim olunan raporlarda veya kesinleşmiş mahkeme kararlarında belirlenen kusur oranları ile,

    a) Aynı olması durumunda, karara karşı istinaf/temyiz yoluna başvurulmaması,

    b) Fazla olması durumunda, kusur bilirkişi raporundaki kusur oranları üzerinden davada bedel artırımı/ıslah talebinde bulunulması,

    c) Az olması durumunda, istinaf/temyiz yoluna başvurulması gerekmektedir.

    2) Hukuk servisine intikal ettirilmiş, henüz icra/dava konusu edilmemiş hazırlık aşamasındaki dosyalarda Kurumun denetim ve kontrol ile yetkili görevlilerince ya da Bakanlık iş müfettişlerince soruşturulan olaylar hakkında tanzim olunan raporlarda veya kesinleşmiş mahkeme kararlarında belirlenen kusur oranları dikkate alınarak, müşterek ve müteselsil sorumluluk esasları doğrultusunda dava/icra yoluna başvurulması,

    3) Hukuk servisine intikal eden ve icra/dava yoluna başvurulmuş henüz ödeme yapılmamış veya kısmi ödeme yapılmış/karara çıkmamış dosyalarda bu Genelge hükümleri gereğince işlem yapılması,

    4) Hukuk servisine intikal eden ve icra/dava yoluna başvurulmuş istinaf/temyiz aşamasında olan dosyalarda mevcut uygulamaya devam edilmesi gerekmektedir..” şeklinde düzenleme yapıldığından;

    5510 sayılı Kanunun 14, 21, 23, 39 ve 76 ncı, 506 sayılı Kanunun mülga 10, 26, 27 ve 28 inci,

    1479 sayılı Kanunun mülga 63 üncü ve 5434 sayılı Kanunun mülga 129 uncu maddelerinden kaynaklanan alacaklarda, henüz Kurumumuz tarafından rücu davasına konu edilmemiş olan veya icra/dava yoluna başvurulmuş ve henüz ödeme yapılmamış veya kısmi ödeme yapılmış/karara çıkmamış durumlarda, Kurumun denetim ve kontrol ile yetkili görevlilerince ya da Bakanlık iş müfettişlerince soruşturulan olaylar hakkında tanzim olunan raporlarda veya kesinleşmiş mahkeme kararlarında belirlenen kusur oranları dikkate alınarak, 7326 sayılı Kanun kapsamında yapılandırma talep eden ve kabule dair yazılı beyanı alınan borçluların borçları anılan Kanun uyarınca yapılandırılabilecektir.

    İlgililerce, rücu davalarında Kurumun denetim ve kontrol ile yetkili görevlilerince ya da Bakanlık iş müfettişlerince soruşturulan olaylar hakkında tanzim olunan raporlarda veya kesinleşmiş mahkeme kararlarında belirlenen kusur oranları üzerinden belirlenen Kurum alacağının ödenmesinin kabul edildiği, bu alacaklara ilişkin olarak Kurumumuzun davacı olduğu durumlarda; mahkemeye ilgililerin 7326 sayılı Kanun uyarınca yukarıda belirtilen şekilde tespit edilen alacak üzerinden ödeme taahhüdünde bulundukları ve yapılandırma talep ettikleri bildirilerek, ödemenin sonucunun bekletici mesele yapılmasına karar verilmesinin istenilmesi, ancak zamanaşımı yönünden gerekli tedbirlerin alınması gerekmektedir.

    7326 sayılı Kanun kapsamında olan, 5510 sayılı Kanunun 14 üncü, 21 inci, 23 üncü, 39 uncu ve 76 ncı maddeleri, 506 sayılı Kanunun mülga 10 uncu, 26 ncı, 27 nci ve 28 inci maddeleri, 1479 sayılı Kanunun mülga 63 üncü maddesi ve 5434 sayılı Kanunun mülga 129 uncu maddesi gereğince, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak açılan rücuan alacak davalarının karara çıkıp kesinleşmesi halinde, kesinleşen kusur durumuna göre bakiye Kurum alacağının tahsili için açılan ve derdest olan davalarda, kesinleşen kusur durumuna göre Kurum alacağı belli ve sabit olduğundan, bu nitelikteki derdest davalarda davalıların, 7326 sayılı Kanun kapsamında yapılandırma talebinde bulunmaları durumunda, davaya konu Kurum alacağı yapılandırılabilecektir.

    7326 sayılı Kanun kapsamındaki rücu alacakları için Kurum zararlarının tahsilini teminen mahkeme yoluna gidilmeksizin doğrudan icra yoluna başvurulmuş, dosya borcuna itiraz edilmeyerek tahakkuku tamamlanmış, henüz ödeme yapılmamış veya kısmi ödeme yapılmış durumlarda, ilgililerin yapılandırma talepleri üzerine, icra takibi yapılan rücu alacağının Kurumun denetim ve kontrol ile yetkili görevlilerince ya da Bakanlık iş müfettişlerince soruşturulan olaylar hakkında tanzim olunan raporlarda veya kesinleşmiş mahkeme kararlarında belirlenen kusur oranları dikkate alınarak belirlenmiş tutarın ödenmesinin kabul edilmesi halinde yapılandırma söz konusu olabilecektir.

    Öte yandan, 7326 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin dokuzuncu fıkrasının (b) bendi uyarınca,

    7256 sayılı Kanuna göre yapılandırılan ve bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla anılan Kanun kapsamında ödemeleri devam eden alacaklar açısından, borçlular talep etmeleri hâlinde bu Kanun hükümlerinden yararlanabilir. Bu takdirde, 7256 sayılı Kanun kapsamında ödenen taksitler için yapılandırma hükümleri geçerli sayılır, bu şekilde ödenmiş taksit tutarlarına tecil tarihi ile ödeme tarihi arasında geçen süre için anılan Kanuna göre tercih edilen taksit süresine uygun katsayı uygulanır, kalan taksit tutarlarına konu alacaklar vadesinde ödenmemiş alacak kabul edilerek 7326 sayılı Kanunun ilgili hükümlerine göre yapılandırılır ve ödenmemiş taksitlere ilişkin kalan katsayı tutarlarının tahsilinden vazgeçilecektir.

    Mahkeme kararı ile kusur oranı belirlenmiş, ancak istinaf/temyiz aşamasında olduğu için henüz kararın kesinleşmemiş olduğu durumlarda yapılandırma talep edildiğinde; mahkeme kararının kesinleşmesiyle fark rücu alacağımızın oluşması halinde, bakiye tüm alacaklarımızın ayrıca ödeneceğine ilişkin taahhüt alınmak suretiyle, mahkeme kararı ile belirlenen kusur oranında yapılandırma talepleri kabul edilerek işlem tesis edilebilecektir.

    Ayrıca, mahkeme masrafları/icra masrafları ile vekalet ücretleri 7326 sayılı Kanun kapsamında yer almadığından, bahse konu masraf ve ücretler HUYAP Dava Mütalaa ve İcra Programı üzerinden takip ve tahsil edilecektir.

    Belirtilen hususlar, rücu alacağımızı takip eden sosyal güvenlik il müdürlüğü/sosyal güvenlik merkezi tarafından yürütülmesi gerekmektedir.

    İşverenlerin ve üçüncü şahısların, 5510 sayılı Kanunun 14 üncü, 21 inci, 23 üncü, 39 uncu ve 76 ncı maddeleri, 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun mülga 10 uncu, 26 ncı, 27 nci ve 28 inci maddeleri, 1479 sayılı Kanunun mülga 63 üncü maddesi ve 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun mülga 129 uncu maddesi gereğince iş kazası ve meslek hastalığı, malullük, adi malullük ve ölüm halleri ile genel sağlık sigortalısına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere yönelik fiiller nedeniyle ödemekle yükümlü bulundukları her türlü borçları (rücu alacakları) ile bu borçlara kanuni faiz uygulanan sürenin başlangıcından, 7326 sayılı Kanunun yayım tarihi olan 9/6/2021’e kadar geçen süre için Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, kanunda ve yukarıda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi halinde, bu borçlara uygulanan kanuni faizin tahsilinden vazgeçilecektir.


    Kaynak: SGK 9.6.2021
    Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.


    Önceki İçerik2021 yılında basit usule tabi mükellefler beyanname verecek midir?
    Sonraki İçerikE-belge sistemi üzerinden düzenlenen fatura nasıl iptal edilir?

    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz